Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16515 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25883 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Kamu Görevlisine Görevini Yaptırmamak İçin Direnme, Mala Zarar Verme, Trafik Güvenliğini Tehlikeye SokmaHÜKÜM : MahkûmiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;5237 sayılı TCK’nın “Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler” başlıklı dördüncü kısmının, “Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar ”başlıklı birinci bölümünde,265. maddesi ile düzenlenen;“Görevini Yaptırmamak İçin Direnme”suçuyla korunan hukuki yarar,kamu idaresinin güvenilirliği ve işleyişi olup;bu suçta,kamu faaliyetlerine kişilerin saygı göstermelerinin sağlanması ve kamu görevlerinin yerine getirilmesini dolayısıyla da kamu görevini yerine getirenleri engellemeye yönelik fiillerin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Öte yandan, kendisine verilen görevi yerine getirmekte olan kamu görevlisine karşı cebir ve/veya tehdit fiili gerçekleştirilmiş bulunduğundan bu suçla aynı zamanda kişi özgürlüğü ve beden bütünlüğü de korunmaktadır. Maddede düzenlenen görevini yaptırmamak için direnme suçu, seçimlik hareketli bir suç olup kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemek amacıyla,cebir ve/veya tehdit kullanılması ile suç oluşmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, öncelikle engellenmek istenen işin o kamu görevlisinin görevine giriyor olması zorunludur. Zira madde, kamu görevlisinin yerine getirdiği herhangi bir iş için değil, görevine giren bir iş için koruma sağlamaktadır. Cebir, kamu görevlisine karşı fiziki güç kullanılmasıdır. Cebrin sınırı, kasten yaralama suçunun temel şekli veya daha az cezayı gerektiren hâli kapsamında değiştirilebilecek boyutta olmasıdır. Cebirle,kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerine sebebiyet verilirse,fail ayrıca bu suçtan da beşinci fıkra uyarınca cezalandırılacaktır. Cebir veya tehdidin alenî olması şart değildir. Bu manada cebir ve tehdit, kamu görevlisinin görevini yerine getirmesini engellemeye elverişli, doğrudan kamu görevlisine yönelik ve ortadan kaldırılmadığı sürece göreve devam edilmesine engel olan güç kullanılmasını ifade eder.Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Sanığın, 29/09/2010 yılının saat 18:00 sıralarında kaçak olduğu iddia edilen yüklü miktarda sigara ile ehliyetsiz olarak kullandığı 31 K 4180 plakalı araç ile Doğubeyazıt’tan Ağrı’ya gelirken ... Jandarma Karakolu'nun önünden dur ihtarına uymayarak geçtiği, olayın trafik ekiplerine haber verilmesi üzerine ... İl Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Müdürlüğü civarında bekleyen trafik ekiplerince yapılan ihtara uymayarak kaçmaya devam ettiği, yolda tamirat olması sebebi ile trafik akışının ...-... istikametine verilmesine rağmen sanığın kapalı olan ...-... istikametine suratli bir şekilde girerek kaçmaya devam ettiği, yapılan yol çalışması nedeni ile yolun seviyesinin köprü girişi altında kaldığı, sanığın aracıyla buraya çarptıktan sonra geri döndüğü, şehir içinde devam eden kovalamaca esnasında çıkmaz yola girdiği, aracını geri istikamete çevirerek kendisini takip eden müşteki polis memurları ... ve ...’ın içinde bulunduğu ekip otosuna kasten çarparak durduğu, bu şekilde gerçekleşen eylemlerin kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme, mala zarar verme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarını oluşturduğu iddia edilen olayda;1-Mala zarar verme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 2-Kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede;a-Kaçak sigara yüklü aracı ile yakalanmamak için kaçan sanığın, polis memurlarına yönelik eyleminin cebir ve tehdit unsuru içermediğinin anlaşılması karşısında, unsurları oluşmayan kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme suçundan beraati yerine yasal olmayan gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,b-Kabule göre de;Sanığın suçun yasal tanımında yer alan ve hukuksal anlamda tek bir fiili oluşturan davranışları, görevini ifa eden kamu görevlilerine karşı görevlerini yaptırmamak için gerçekleştirmiş olması nedeniyle aynı nev’iden fikri içtimaın koşulları gerçekleşmiş bulunduğundan, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.