Tebliğname No : 11 - 2011/15499MAHKEMESİ : Kartal 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 08/07/2010NUMARASI : 2009/1464 (E) ve 2010/708 (K)Suç : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Sanık ile katılan T. Finansal Kiralama şirketi arasında 30/05/2005 tarihinde “düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi” düzenlendiği, bu sözleşme gereğince sanığın sözleşme ekinde yer alan faturada belirtilen eşyaları kiraladığı ancak toplam 3.177,71 Euro tutarındaki kira borcunu ödemediği, bunun üzerine katılan şirket tarafından 03/01/2008 tarihinde Kadıköy 21. Noterliği vasıtasıyla sanığa fesih bildiriminde bulunularak, altmış gün içerisinde borcunu, altmış günlük yasal sürenin sonundan itibaren üç gün içerisinde ise suça konu eşyaları teslim etmesi için ihtarname gönderildiği, buna rağmen sanığın borcunu ödemediği ve finansal kiralamaya konu eşyaları teslim etmediğinin iddia edildiği olayda; 1-Gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sanığın temyiz dilekçesine ekli olarak aynı konuyla ilgili olarak hakkında yapılan şikayet neticesinde Kartal 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/367 Esas 2010/939 Karar numaralı dosyasında hakkında “beraat” kararı verildiğini, mevcut dosyada mükerrer yargılama yapıldığını beyan etmesi nedeniyle, Kartal 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin dosyası getirtilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi, 2-Kabule göre de; sanığın ifadesinde, şikayet tarihinden sonra belirli aralıklarla ödeme yaptığını, kalan borcu hakkında ise İstanbul adliyesinin 12. İcra Mahkemesinde 2008/10295 esas sayılı dosyada taahhütte bulunarak katılan şirket ile anlaştığını beyan etmesi nedeniyle, dosyanın getirtilerek sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesinin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.06.2008 tarih, 2008/2-149 2008/163 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere koşullu bir düşme nedenini oluşturan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif koşullarının varlığı halinde, diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle 5271 sayılı CMK' nın 231.maddesinin öncelikle tartışılıp anılan madde uygulanmadığı takdirde 5237 sayılı Kanun'un 51. maddesi gereğince erteleme yönünde karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.