Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16006 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18165 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 15 - 2012/7772MAHKEMESİ : Elmadağ Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/11/2011NUMARASI : 2010/175 (E) ve 2011/333 (K)SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. B. Petrol isimli benzin istasyonunda lokanta açan sanığın, sahte kaşe kullanmak suretiyle senet düzenleyip, müştekilerden mal aldığı ve daha sonra borçlarını ödemeden ortadan kaybolduğunun iddia edildiği olayda, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 158/1-h maddesinde tanımlanan "Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında" gerçekleşen dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına dair delilleri takdir etme görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi'ne ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 02.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.