Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1596 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 30780 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Tehdit, hakaret, nitelikli mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Aralarındaki sorunlar nedeniyle fiilen ayrı yaşayan ve derdest boşanma davaları bulunan (03.05.2010 tarihinde boşanan) eşlerden biri olan şikayetçi...'nin annesi mağdurenin kiracı olduğu evinde kaldığı dönemde eşi-sanığın; cep telefonundan onun kullandığı cep telefonuna 20-30 Mart 2010 tarihleri arasında "...bacaklarından vurup sakat bırakırım...", "...seni topal bırakacağım...", "...o.pu, fahişe..." gibi kısa mesajlar göndermesi, kayınvalidesi-mağdure (08/02/2011 tarihli duruşmada şikayetinden vazgeçen) ...'nın ikamet ettiği evin sokakla bağlantı sağlayan ahşap avlu kapısının alt kısım çıtalarını 30/03/2010 tarihi gecesinde yakması eylemlerinin şikayetçi...'ye karşı zincirleme "tehdit", "hakaret" mağdure ...'ya karşı "nitelikli mala zarar verme" suçlarını oluşturduğu iddia edilen somut olayda;I) Şikayetçi...'ye karşı "zincirleme hakaret", "tehdit" suçlarından verilen "mahkumiyet" hükümlerine yönelen sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;Bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda (20-30.03.2010 tarihleri arasında) şikayetçi ...'ye karşı "tehdit" içerikli mesajların birden fazla işlenmesi karşısında atılı tehdit suçunda da TCK'nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin dikkate alınmaması isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan "sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine" ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanabileceğinin nazara alınmaması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasının 1-E ve 2-E paragraflarında yer alan TCK'nın 53. maddesinin tatbikine ilişkin bülümler çıkartılarak yerlerine "sanığın, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına," paragrafları yazılmak suretiyle sair yönelir usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II) "Nitelikli mala zarar verme" suçundan verilen "mahkumiyet" hükmüne yönelen sanığın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;1-28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 65. maddesiyle 5237 sayılı TCK'nın 152/2-som maddesinde yapılan değişikliğe göre, mala zarar verme suçunun yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanılarak işlenmiş olması halinde arttırım miktarının öngörüldüğü bölümde yer alan, "verilecek ceza iki katına kadar artırılır" cümlesindeki "iki katına" ibaresinin çıkartılarak yerine "bir katına" ibaresinin eklenmiş olması karşısında ve mahkumiyet kararındaki arttırım oranı da dikkate alınarak, söz konusu yasa değişikliğine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-Kabule göre; mağdure ...nın (suç tarihi itibariyle) damadı olduğu kayden anlaşılan sanık hakkında TCK'nın 167/1-b maddesi delaletiyle CMK'nın 223/4-b maddesi uyarınca, "ceza verilmesine yer olmadığına" kararı verilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.