Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15917 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17036 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2012/87749MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 12. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/12/2011NUMARASI : 2009/107 (E) ve 2011/825 (K)Suç : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın, katılana ait aracı 25,000 TL'ye satın aldığı, araç karşılığında katılanın çek istediği, ancak sanıkta çek bulunmadığı için aracın devrini almadan önce teminat olarak 24,500 TL'lik bono verdiği, daha sonraki bir tarihte G.. Ö.. tarafından hatır çeki olarak kendisine verilen çeki katılana verdiği ve bonoyu geri aldığı, çekin arkasını yetkili olmadığı halde Y.Oto adına ciro ederek şirketin yetkilisiymiş gibi imzaladığı, çekin katılan tarafından bankaya ibraz edildiği ve karşılığının çıkmadığı, sanığın, baştan beri karşılığı bulunmadığını bildiği bu çeki katılana verdiği ve bono senedini geri aldığı ve aynı zamanda aracın devrini sağladığı, sanığın, çekin tarafından ödeneceği vaad edilen tarihte de kendisini sahibi ve müdürü olarak tanıttığı iş yerini kapatarak ve adresini belirtmeyerek icra takibini sonuçsuz bıraktığı somut olayda; sanığa atılı eylemin 5237 sayılı TCK'nın 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin, üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.