Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15005 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3670 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 15 - 2011/298922MAHKEMESİ : Adana 6. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/11/2010NUMARASI : 2007/854 (E) ve 2010/475 (K)Suç : Nitelikli güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Birleştirilen dosya sanıkları bakımından da; suçtan doğrudan doğruya zarar gören M...Ltd. ünvanlı şirket adına vekilinin 02/11/2010 tarihli duruşmadaki şikayet beyanı nazara alınarak bu sanıklar hakkındaki beraat hükümleri de temyize hak ve yetkisinin bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede:Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Birleştirilen dosyanın kardeş sanıkları Kerim ile Saliha'ın M... Ltd. ticari ünvanlı şirketin satış elemanı ve muhasebe elemanı oldukları; diğer sanıkların da anılan şirketin D.. grubunda satış elemanları olarak çalıştıkları; görev yaptıkları muhtelif dönemler içerisinde; müşterilere yaptıkları satışlar nedeniyle tahsil ettikleri paraları şirket hesaplarına aktarımları, sanık; Saliha'nn kardeşi Kerim'in eylemini bildiği halde şirket yetkililerinden gizleyip, sonradan açığa çıkması muhtemel kardeşi Kerim'e ait zimmeti kredi kartı ile ödeme yaparak kapatması eylemlerinin "nitelikli güveni kötüye kullanma" suçlarını oluşturduğu iddia edilen somut olayda;Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenebilmesi amacına yönelik olarak; ana ve birleştirilen dava dosyalarındaki iddianamelerin tavsfileri kapsamında kalınarak katılan şirketin satış elemanları ve muhasebe servisinde ilgili birim elamanı oldukları ileri sürülen sanıkların "hizmet tanımlarını, görev yaptıkları süreleri içerir" hizmet akitleri, SGK kayıtları gibi bilgi-belgelerin katılan şirket ve ilgili kurumlardan onaylı örneklerinin istenmesi; sanık olarak gösterilen her bir satış elemanının görev süresi dikkate alınarak, satış için kendisine teslim edilen mal, sattığı müşteriler, yaptığı tahsilâtlar, müşterilerle yapılmış mutabakat tutanakları, satışa konu malların "iade kotaları", anılan "iadeler" gibi konularda katılan şirket ve somut müşteriler bazında ticari defter ve kayıtların işinin ehli uzman bilirkişiye incelettirilerek her bir sanık açısından; zimmet oluşup oluşmadığının oluşmuş ise ne şekilde oluştuğu ve miktarı ile ödeme yapılmışsa tarihi ve miktarı hususlarında rapor alınması, dosyada bulunan el yazısı itirafnamelere neden değer verildiği veya verilmediğinin denetime olanak verecek biçimde hükmün gerekçe kısmında ortaya konulması, savunmalarda adları geçen satışlardan sorumlu şefler oldukları belirtilen A..U.., E..K.., H.. G..'in ve her bir sanık açısından satış yaptığı bir kaç müşterisinin belirlenip iddia ve savunmalar doğrultusunda tanık sıfatı ile dinlenmeleri, toplanan deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturmayla yazılı biçimde kararlar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hüküm bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.