Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1499 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 30915 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar vermeHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma suça konu şeyin amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Sanık ... ve onun eşi olan sanık ...'in, diğer sanık ...'e haber vererek onun motorlu testeresiyle katılana ait bir adet dut ağacını kestikleri iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda; sanıklar..'nın kestirdikleri ağacın kendilerine ait arazi üzerinde kaldığını beyan etmeleri, Ziraat mühendisi ve teknikeri tarafından tanzim edilen 17/12/2010 tarihli tutanak içeriğine göre, toprak seviyesinden 20 cm yukarıdan testereli motor ile kesilen ağacın çapının 50 cm., yaklaşık 30 yaşındaki bir dut ağacı olduğunun, ağaçtan elde edilen kütüklerin suç yerine yakın mesafede sanıklardan ...'e ait bahçede bulunduğunun, ağacın ince dalları ve yapraklarının kesim yapılan yerde olduğunun belirlenmişolması, kolluk tarafından tanzim edilen görgü tespit tutanağında, kesilen ağacın katılana ait evin bahçesinde bulunduğunun belirtilmiş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, suça konu ağacın bulunduğu arazinin mülkiyetine ilişkin belgeler getirtilerek, suç mahallinde teknik ve mahalli bilirkişiler vasıtasıyla keşif yapılıp, zarar verilen ağacın kimin arazisinde bulunduğu kesin olarak saptandıktan sonra sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.