Tebliğname No : 11 - 2010/334945MAHKEMESİ : Üsküdar 4. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/05/2010NUMARASI : 2007/280 (E) ve 2010/242 (K)Suç : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Somut olayda;Şikayetçiler A.. T.. ve H.. T.. ev almak niyetiyle gazete ilanlarında gördükleri A... Gayrimenkul isimli emlakçıya gittikleri, burada personel olarak çalışan sanık T.. M.. kendisini gayrimenkul bürosunun sahibi olarak tanıtarak ..sokak... apartmanı No/.. Acıbadem adresindeki gayrimenkulu şikayetçilere gösterdiği, şikayetçilerin gayrimenkulu beğenmeleri üzerine, sanık T.. M..'nın 10.000 TL kaparo istediği, şikayetçiler sanığa nakit olarak 500 TL sonra da banka havalesi ile 9.500 TL olmak üzere 10.000 TL kapora verdikleri, bu olaydan 1-2 gün sonra da şüpheli T.. M.. ev sahibinin bankaya kredi borcu olduğunu ve paraya ihtiyacı olduğunu söyleyerek şikayetçilerden 11.900 TL daha banka havalesi yoluyla aldığı, birkaç gün sonra şikayetçilerin sanığa ulaşamamaları nedeniyle A... Gayrimenkul isimli büroya başvurduklarında sanığın birçok müşteriyi dolandırarak ortadan kaybolduğunu öğrendikleri olayda: sanığın müştekilerden aldığı toplam 21.900 TL'den 19000 TL'sini A.. emlak'ın sahibi B.. Y..'ın hesabına aktarıp kalan kısmını kendisinin aldığının banka kayıtları ile ortaya çıkması karşısın da, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkartılması açısından B.. Y..'a kayıtlar da gösterilmek suretiyle tanık olarak dinlenilerek sanığın kendisine aldığı miktarın pirim niteliğinde olup olmadığı, satışın gerçekleşmeme nedenin ne olduğu, hesabına geçtiği anlaşılan parayı neden iade etmediği hususları sorularak elde edilecek sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.