Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14827 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3810 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2011/87612MAHKEMESİ : Antalya 6. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/07/2010NUMARASI : 2008/82 (E) ve 2010/665 (K)Suç : Güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Sanık A.. D..'ın, aynı zamanda teyzesinin oğlu olan şikayetçi M.. A..'ın şirketinde 2002-2005 tarihleri arasında muhasebeci olarak görev yaptığı, bu görevi yaptığı sırada muhasebe işlemleri ile ilgili olarak bazı faturaları şirket adına vergi incelemesine ibraz etmediği veya olması gerekenden fazla kayıtlara intikal ettirdiği, bazı muhasebe kayıtlarını bilgisayardan sildiği, Nisan ayında brüt maaşın 506,00 TL'den 1.675,00 TL'ye çıkardığı ve kendisine bu şekilde ödeme yapılmasını sağladığı, ayrıca şirket hesabından avanslar çektiği, yine şirkete müşterilerin ödediği bazı ödemelerin makbuzlarını imha ettiği, bu şekilde sanığın katılanın çalıştığı şirkette kıdem tazminatı elde etmek amacıyla maaşını yüksek gösterdiği ve muhasebe işlemleri sırasında kayıtlarla oynayarak menfaat temin ettiği ve bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgeyi yok etme suçlarını işlediği iddia edilen somut olayda; gerçeğin kuşkuya meydan bırakmayacak şekilde tespiti bakımından sanıktan şikayetçi olan katılan şirketin müdürü olan Mustafa Ardal'ın, duruşmaya davet edilerek şikayetçi olduğu hususlar sorulup beyanının alınması, sanığın savunmasında ismi geçen ve katılan şirkette çalıştıkları anlaşılan H.. Ö.. ve T..T..'ın ve gene sanığın MSN'de katılan şirkete ait bir takım belgeleri yok ettiğini yazdığı iddia edilen ve aynı iş yerinde çalışan S..K..'ın, tanık M.. A..'ın ifadesinde ismi geçen diğer bir şirket çalışanı A..D..'nun, ayrıca suç tarihinde katılan şirketin muhasebe defter ve kayıtlarından sorumlu çalışanların açık adres ve kimlik bilgileri tespit edilerek olayla ilgili bilgi ve görgülerine başvurması, sanığın çalıştığı dönemler olan 2003-2004 ve 2005 yıllarına ilişkin vergi suç raporları tanzim edildiğinin dosya kapsamından anlaşılması karşısında hazırlanan bu raporlar doğrultusunda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na göre katılan şirket veya sanık aleyhine açılan bir kamu davası bulunup bulunmadığının araştırılması açılmış bir dava var ise bu dosyaların getirtilip incelenmesi, bu davayı ilgilendiren bilgi ve belgelerin onaylı fotokopilerinin dosyaya intikalinin sağlanması suretiyle tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine yazılı şekilde eksik incelemeyle karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.