Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14721 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 934 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın kendisini Ankara 4. Hava Jet Üssünde görevli bir yarbay olarak tanıtıp iş bulabileceğini söyleyerek müştekiler ..., ..., ..., katılanlar ... ve ... 235'er TL para aldığı, müşteki ... ise askere gideceğini söyleyip henüz parasını vermeden sanığın dolandırıcılık fiillerinin ortaya çıktığı iddia edilen olayda; 1-Sanık hakkında müştekiler ... ve ...'ye karşı olan eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,2- Sanık hakkında müştekiler ..., ..., ... ve ...'a karşı olan eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;5237 sayılı TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanma ihtimaline binaen sanığın müştekilere karşı aynı anda tek bir eylem ile mi yoksa farklı eylemler ile mi dolandırıcılık suçu işlediği tespit edildikten sonra hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde müşteki sayısınca mahkumiyet hükmü kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.