Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14255 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23851 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Kamu malına zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Somut olayda; sanığın, ... 11 köprüsü üzerinde bulunan ve katılan ...'na ait aydınlatma lambalarını kırması şeklindeki eyleminin kamu malına zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK'nın 50/1-d maddesi uyarınca seçenek yaptırıma çevrilmesine karar verilirken, mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle belirli yerlerden gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya karar verilebileceği ve cezanın bir katından anlaşılması gerekenin cezanın kendisi olduğu gözetilmeden, seçenek yaptırım süresinin hükmolunan cezadan daha fazla belirlenmesi suretiyle 5237 sayılı TCK'nın 50/1-d maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu aykırılık aynı kanunun 322. maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkum olunan hapis cezasının TCK'nın 50/1-d maddesi gereğince seçenek yaptırıma çevrilmesine ilişkin kısımda yer alan “1 yıl” ifadesinin çıkarılarak yerine ”10 ay” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.