Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14241 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23462 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 15 - 2012/78333MAHKEMESİ : Antalya 15. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 24/12/2010NUMARASI : 2010/347 (E) ve 2010/665 (K)Suç : Mala zarar vermeDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Katılanın iş yerinde ortağı H.. Ü..'le tartışan sanığın, saat 00:10 civarında gittiği iş yeri camını dışarıdan kırarak yaktığı, yangın neticesinde zeminde bulunan laminant parkenin tutuşması neticesi duvarlar ve tavanın zarar gördüğü olayda, yakarak mala zarar verme suçunun oluştuğuna yönelik mahkeme kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 65. maddesiyle 5237 sayılı TCK'nın 152/2-son maddesinde yapılan değişikliğe göre, mala zarar verme suçunun yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanılarak işlenmiş olması halinde arttırım miktarının öngörüldüğü bölümde yer alan, “verilecek ceza iki katına kadar artırılır” cümlesindeki “iki katına” ibaresinin çıkartılarak yerine “bir katına” ibaresinin eklenmiş olması karşısında ve mahkumiyet kararındaki arttırım oranı da dikkate alınarak, söz konusu yasa değişikliğine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-5237 sayılı Kanun'un 53. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde yer alan hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar, üstsoyu ile diğer kişiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar sürmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.