Tebliğname No : 11 - 2011/25347MAHKEMESİ : Erciş Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/05/2010NUMARASI : 2008/538 (E) ve 2010/279 (K)Suç : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için;Failin bir kimseyi kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Mağdurun evlenmek amacıyla Erciş ilçesine gittiği, burada sanık İkram Çelik ile tanıştığı, sanığın, bir miktar altın ve para karşılığında kız kardeşi olan ve temyiz incelemesi dışında bulunan R.. T..'i mağdurla evlendirebileceğini beyan ettiği, bunun üzerine mağdurun 5.500 TL para, 3 adet tam altın, 4 adet çeyrek altın ve yüzüğü sanık İkram'a verdiği, sonrasında Rabia'yı da yanına alarak ikamet ettiği Şırnak ili Cizre ilçesine gitmek üzere yola çıktığı, Rabia'nın yolda bir bahane ile mağdurun yanından uzaklaştığı ve Erciş'e geri döndüğü, sanık ve kardeşi Rabia'nın bu şekilde fikir ve eylem birliği içinde hareket etmek suretiyle, mağduru aldatarak haksız menfaat temin ettikleri iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda; temyiz incelemesi dışındaki sanık R.. T..'in ifadelerinde, mağdurun, yanında bulunan M..Ö..ve minibüsçü B.. S.. ile birlikte evlerine kendisini ağabeyinden istemeye geldiğini, o gece misafir olduklarını, ağabeyi İkram'ın mağdurun aile çevresini ve evini görmeden karar veremeyeceğini söylediğini, bunun üzerine ertesi gün mağdur ve yanındakilerle birlikte mağdurun evinin bulunduğu Şırnak ili Cizre ilçesine doğru yola çıktıklarını, yolda mağdurun ailesinin cep telefonundan arayarak kendisini istemediklerini, Cizre'ye götürülmesi durumunda zarar vereceklerini söylediklerini, bunun üzerine kendisini M.. Ö..'in evine götürdüklerini, aynı gün de Diyarbakır'a gönderdiklerini, kendisinin Diyarbakır'dan otobüse binerek Erciş'e döndüğünü, mağdurdan para ya da altın almadıklarını beyan etmesi, sanık İkram'ın da benzer şekilde ifade vermesi ve tanık M..Ö..'in, yolda mağdur ile Rabia'nın tartıştıklarını, Rabia'nın bu nedenle geri döndüğünü belirtmesi karşısında, sanığın ve kardeşi Rabia'nın, dolandırıcılık suçunu oluşturabilecek nitelikte hileli hareketler sergileyerek haksız menfaat temin ettiklerine dair ve savunmasının aksini gösteren, somut ve kesin bir delil elde edilemediği gözetilmeden, sanığın beraatı yerine yazılı şekide mahkumiyetine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozmanın aynı kanunun 325. maddesi gereğince hükmü temyiz etmeyen Rabia Tetik'e SİRAYETİNE, 09/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.