Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13977 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20277 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilikHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.5237 sayılı TCK'nın 158/1-j bendinde, dolandırıcılık suçunun, banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla, işlenmesi, nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. Bu suçun oluşabilmesi için, kredi elde eden kişinin banka veya diğer kredi kurumu görevlilerini hile ile aldatmış olması gerekir. Krediyi alan kişinin aldatıcı herhangi bir eylemi olmaksızın, sırf banka elemanlarının kendi görevlerini layıkıyla yerine getirmemeleri yüzünden bir kredi açılmışsa, dolandırıcılıktan bahsedilemez, şartları varsa bankacılık suçundan bahsedilebilir. Bu suçun mağdurları banka ve diğer kredi kurumlarıdır. 5411 sayılı “Bankacılık Kanununun 3. maddesinde banka, 48. maddesinde ise kredinin tanımı yapılmıştır. Tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlama suçun konusudur. Kredinin tahsis edilmesinin gerekli olup olmadığı, kredi verecek kuruluşun mevzuatında öngörülen düzenlemeler çerçevesinde belirlenir. Fiil, sahte kıymet takdiri raporları veya gerçeğe aykırı belgeler, bilançolar düzenleyerek hileli davranışıyla bunları aldatmaktadır.Kredi kurumu banka olmamasına karşın faiz karşılığında olsun veya olmasın, kanunen borç vermeye yetkili kılınan kurumlar anlaşılır. Bu itibarla böyle bir yetkiye sahip olmayan bir kişi veya kuruluşa karşı bu fiilin işlenmesi hâlinde koşulları varsa, basit dolandırıcılık suçu söz konusu olacaktır.Sanığın 14/12/2009 tarihinde bindiği katılan ...’e ait minübüsten katılana ait sürücü belgesini çaldığı ve sürücü belgesi üzerindeki fotoğrafı çıkartıp kendi fotoğrafını takarak, tahrif ettiği sürücü belgesini ibraz ederek ...bank Denizli şubesine müracaatla 31/12/2009 tarihinde kredi kartı talebinde bulunduğu, ancak bankaca kredi kartı talebinin reddedildiği, sanığın yine tahrif ettiği aynı kimlik ile 28/12/2009 tarihinde vadofone şirketine başvurarak ... adına abonelik sözleşmesi düzenleyerek 05412955781 nolu hattı aldığı, anlaşılan olayda: 1-Özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan hükümlere yönelik incelemede,ibraz edilen sürücü belgesinin iğfal kabiliyetinin bulunmadığına ilişkin bilirkişi raporu karşısında sanığın eylemlerinin HSBC bank'a ve Vodafone şirketine karşı özel belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğu yönündeki kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,2-Dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;Sanığın ele geçmeyen sahte kimlikle katılan bankaya başvurarak kredi kartı talep formu düzenlemekten ibaret eyleminin 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu 37/2. maddesine aykırılık oluşturduğu gözetilmeden yazılı madde ile hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.