Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13888 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21594 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 11 - 2010/232484MAHKEMESİ : Kuşadası 2. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/03/2010NUMARASI : 2009/264 (E) ve 2010/128 (K)Suç : Güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkâr etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Müştekinin taksi şoförü olması sebebiyle müşteki ile tanıştıkları, sanığın kendi telefonunun kontorü olmadığından kullanmak için müştekiden cep Telefonunu istediği, müştekinin de kabul ederek telefonunu sanığa verdiği;daha sonra telefonun faturası gelince müştekinin sanığın kendi telefonundan kontör transfer ettiğini anladığı, bu şekilde sanığın güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Telefonun zilyetliğini geçici olarak devralan sanığın, müştekinin rızası dışında telefondan kontör yüklediği anlaşılmakla, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 12/06/2012 tarih ve 2011/15-440 Esas, 2012/229 Karar sayılı ilamı gereğince; eylemin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 141/1. maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı sair yönleri incelenmeksizin 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.