Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13887 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21593 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkâr etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Sanığın Iğdır'da faaliyette bulunan .... Uluslararası Nakliyat firmasında şoför olarak çalıştığı, 31.03.2008 günü ...'ya yine kendisi gibi şirkette şoför olarak çalışan müşteki 1959 d.lu ... ile birlikte şirkete bağlı ayrı Tır'larla mal götürdükleri, mal karşılığında her birinin 900 TL para aldıkları, iş için ....'e geldikleri, müşteki ...'in sanığa kendi aldığı 900 TL'yi ve mazot parası olarak şirketten aldığı paradan artan 600 TL'yi şirket hesabına havale edilmek üzere verdiği, sanığın bu paralarla kendisinin tahsil ettiği 900 TL olmak üzere toplam 2.400 TL'yi şirket hesabına aktarmadığı gibi Tır'ı da...'de bırakarak ortadan kaybolduğu, bu şekilde sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanığa fazla ceza tayini ;Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla " 120 gün ” ve ''2400 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkarılarak yerine, sırasıyla " 5 gün", ve “100 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.