Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13830 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20940 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/301612MAHKEMESİ : Trabzon 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 16/06/2010NUMARASI : 2010/191 (E) ve 2010/480 (K)Suç : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştırGüveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında,zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Sanığın ehliyeti olmaması sebebiyle tanık Muharrem ile birlikte şikayetçinin yanına giderek tanık Muharrem'in ehliyeti ile şikayetçiden bir otomobil kiraladığı, kiraladığı aracı süresi içinde teslim etmediği, sanığın bu eylemiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; 1-Sanığın olay tarihinde katılanın yanına giderek kendisini G. Ç.olarak tanıtttığı, tanık M.. M.. 'un sürücü belgesi ile ... plakalı aracı kiraladığı eyleminin bu şekli ile nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi, 2-Kabule göre de; sanığın, oto kiralama işyerinden araç kiralayıp getirmemesi eyleminin, TCK'nın 155/1 maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşmek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan hüküm kurularak fazla ceza tayini,3-5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının ( c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,4-Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.