Tebliğname No : 11 - 2012/299832MAHKEMESİ : Antalya 13. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 16/03/2011NUMARASI : 2009/1675 (E) ve 2011/102 (K)Suç : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın, temyiz dışı sanık H.. Ü.. ile hurda olarak satın almış oldukları ... plakalı aracı 09/06/2005 tarihinde Antalya 3. Noterliğinin 13071 yevmiye numaralı satış sözleşmesi ile müştekiye sattıkları aracın yapılan kontrolünde araçtaki şasi numarasının ... plakalı araca ait olmadığı ve motorunu menşei tespit edilemeyen başka bir araca monte etmek sureti ile change hale getirdiği iddia edilen olayda Motor ve şase numarası değiştirilmiş olan aracın satışı sırasında Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Büro Amirliğinin maddi varlıklarından sayılan sahte trafik tescil belgesinin kullanılması karşısında eylemin, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nın 158/1-d maddesi uyarınca kamu kurumu olan Trafik Tescil Şube Müdürlüğü'nü vasıta kılarak dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirme yetkisinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait bulunduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 09/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.