Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13784 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20992 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 11 - 2010/270422MAHKEMESİ : Mustafakemalpaşa Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/06/2010NUMARASI : 2010/344 (E) ve 2010/430 (K)Suç : Bedelsiz senedi kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için;sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.Şikayetçinin, ilçede tarım aletleri satan sanıktan bir adet su tankeri satın aldığı, karşılığında biri 30/05/2005 vade tarihli 1.500.000.000 TL meblağlı, diğeri 30/08/2005 vade tarihli 2.400.000.000 TL'lik iki adet senet verdiği, şikayetçi borcuna karşılık olarak sanığa toplam 2.600 YTL para, kullanılmış su tankeri ve römork verdiği, ancak sanığa olan 1.200 YTL borcunu süresinde ödemediği, bunun üzerine sanığın 1.200 YTL'lik alacağı için 2.400.000.000 TL meblağlı senet ile, 1.500 YTL asıl alacak, 462 YTL faiz ve 38 YTL protesto masrafı olmak üzere toplam 2.000 YTL alacak için icra takibinde bulunduğu, sanığın bu eylemiyle bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 05/02/2013 tarih ve 2012/11-1086 Esas ve 2013/40 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, bedelsiz senedin kullanıldığını iddia eden kişinin bunu yazılı delille ispatlaması gerektiği; katılanın, takibe konu senet karşılığının ödendiğine dair yazılı belge sunamadığı, keza dosyada bulunan karvizit fotokopisinin yazılı belge niteliğinde olmadığı anlaşılmakla, suçun unsurlarının oluşmadığı ve sanığın mahkumiyetine yeter kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçeleriyle 5271 sayılı CMK'nın 223/2-a, e maddeleri kapsamında beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.