Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13453 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21453 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 11 - 2010/236267MAHKEMESİ : Adana 12. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 09/03/2010NUMARASI : 2009/1054 (E) ve 2010/212 (K)HÜKÜM : MahkûmiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Adana Merkez Park'ta, sigara istemek suretiyle şikayetçi ile diyalog ortamı yaratan taraflardan biri olan sanığın, evrakı yaş küçüklüğü nedeniyle tefrik olunan Gamze D. adlı şahısla 50 TL karşılığı cinsel ilişkiye girebileceği vaadinde bulunması, teklifin kabülü sonrası mağdurun kullandığı motorsikletle belli bir noktaya geldiklerinde paranın verilmesini müteakip sanık ve Gamze'nin kaçıp sokak içerisinde kaybolması eyleminin "dolandırıcılık" suçunu oluşturduğu iddia edilen somut olayda;1-Yüklenen eylemi sanıkla birlikte gerçekleştirdikleri iddia olunan suça sürüklenen çocuk Gamze D. hakkındaki Adana 1. Çocuk Mahkemesi'nin 2006/834 Esas ve 396 Karar sayılı dava dosyasının akıbetinin öğrenilmesi; davaların birleştirilmemesi halinde alınan dosyanın getirtilip ayrıntılı biçimde incelenmesi, bu davayı ilgilendiren bilgi-belgelerin onaylı örneklerinin intikalinin sağlanması toplanan deliler birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturmayla yazılı biçimde karar verilmesi, 2-Kabule göre de; huuki düzenin bazı alacaklar bakımından borçlusuna dava ve cebri icra yoluyla zorlama hakkı vermediği borçların, "eksik borçlar" doluğu, eksik borcun yaptırımının hukuk düzeninde bulunmadığı, talep edilebilir ancak dava edilmez olduğu, hakim tarafından re'sen dikkate alınacağı, kumar ve bahis borçları ile evlenme tellallığından doğan borçların bu kapsamda olduğu gözetildiğinde; konusu suç olan fuhuş kapsamında ahlakâ ve hukuka aykırı isteğin karşılanmamasının ne şekilde hileli davranış olduğu açıklanmadan yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/07/2014 tarihinde 1. bent yönünden oybirliği, 2 bent yönünden oybirliğiyle karar verildi.