Tebliğname No : 11 - 2010/249883MAHKEMESİ : Bodrum 4. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/03/2010NUMARASI : 2007/489 (E) ve 2010/124 (K)Suç : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.Katılan şirket tarafından işletilen “A. Resort Hotel” isimli otelde pazarlama müdürü olarak işe başlayan sanığın, otelde kullanılmakta olan iki adet espresso-kahve makinesinin bozulması üzerine tamir ettireceğini söyleyip aracına yükleyerek götürdüğü, pazarlama müdürü olması ve para tahsil etme yetkisinin bulunmamasına rağmen 08.06.2005-25.06.2005 tarihleri arasında otelde konaklayan bir müşteri için tarihsiz ve 738 TL bedelli fatura ile 11.06.2005 tarih ve 2.560,44 TL bedelli faturaları kesip bunun karşılığında 3.294 TL tutarında makbuz düzenleyerek aldığı bu paraları uhdesine geçirdiği gibi kahve makinelerini geri getirmediği ve bu şekilde sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda ; sanığın savunmasında otelin genel müdürü olduğunu, kahve makinelerini tamir için götürdüğünü, makbuzları da kendisinin düzenlediğini, ancak alacağı olduğu için kahve makinelerinin kendisinde kaldığını, parayı da alacağına mahsuben vermediğini beyan etmesi, katılan şirket yetkilisinin beyanı, tanık ifadeleri , fatura ve makbuz fotokopileri ile tüm dosya kapsamında zincirleme şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğu gözetilmeden oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.