Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11731 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18293 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/298732MAHKEMESİ : Kütahya 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/05/2010NUMARASI : 2010/170 (E) ve 2010/381 (K)Suç : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Katılan İbrahim'in babası olan Yusuf'un evlenme niyetinde olduğu, bu durumu bilen tanık Mevlüt'ün katılan ve babasını sanık Ayşe ile tanıştırdığı, sanığın evlenme teklifini kabul ettiğini söyleyerek 5.500 TL borcunun ödenmesini istediği, katılan ve babası Yusuf'un yanında bulunan 3.000 TL'yi sanığa verdikleri, parayı alan sanık Ayşe'nin işi olduğunu söyleyerek katılan ve babasının yanından ayrıldığı ve bir daha geri dönmediği, telefonlara cevap vermediği, sanığın bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda ; katılan ve babası olan tanık Yusuf'un aşamalarda değişmeyen istikrarlı ve tutarlı beyanlarda bulunmaları, bu beyanlarının tanık Mevlüt tarafından doğrulanması, sanığın çelişkili ve hayatın olağan akışına aykırı savunmaları karşısında hakkında dolandırıcılık suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.