Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10980 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23069 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 3 - 2012/129755MAHKEMESİ : Iğdır 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/01/2012NUMARASI : 2010/201 (E) ve 2012/27 (K)SUÇ : Yaralama, mala zarar verme Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Sanık Hüseyin'in, katılan sanık Y.. Ş..'in bulunduğu köy kahvehanesine geldiği ve Yadullah'ın oturduğu masaya oturduğu, daha sonra, Hüseyin, Yadullah'ın tesbih çekmesinden hoşlanmayarak tesbih çekmemesini istediği, Yadullah'ın, Hüseyin'e " tesbihin çekilişi böyledir, rahatsız oluyorsan başka masaya git" diyerek cevap vermesi üzerine, Hüseyin sinirlenerek, masanın üzerinde bulunan şeker kasesini Yadullah'ın kafasına vurduğu, bunun üzerine Yadullah'ın, Hüseyin'e yumruk attığı, kahvehanede bulunanların tarafları ayırdığı, olay nedeniyle jandarma karakoluna gittikleri ve birbirlerinden karşılıklı olarak şikayetçi olmadıkları, Hüseyin'in kardeşi olan Z.. M..'ın aracıyla jandarma karakolundan ayrılıp köyün girişine geldiklerinde, Yadullah ve oğulları olan Kürşat, Gencehan, Mutlu, Oktay ve Tolga ile birlikte aracın önüne çıkarak ele geçirilemeyen ellerindeki sopalarla, Zühtü'nün aracının camlarına vurarak aracın camlarını kırdıkları, Hüseyin'i aracın içerisinden dışarı çıkartarak ellerindeki sopalarla ve yumruklarıyla, müşteki şüpheli Hüseyin'e vurdukları, kavga sırasında Hüseyin'in de Kürşat'ın ağzına yumruğu ile vurduğu, etraftan gelenlerin tarafları ayırdığı, tarafların aldıkları darbeler sonucu basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif şekilde yaralandıkları iddia edilen somut olayda;1-Sanık Hüseyin hakkında silahla basit yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5271 Sayılı CMK'nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı, aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından, 5271 Sayılı CMK'nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 2- Katılan sanık Yadullah hakkında mala zarar verme ve yaralama suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde; Hükmolunan cezaların miktar ve türüne göre karar tarihi itibariyle; 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun'un Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'a, 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan verilen 3.000 TL ve altında kalan adli para cezalarının temyizinin mümkün olmaması karşısında, katılan sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317.maddesi gereğince REDDİNE,3- Sanık Hüseyin hakkında basit yaralama suçunda kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Olay sırasında meydana gelen arbede esnasında Kürşat'ın sanık Hüseyin'i arabadan zorla çıkarıp ittirdiği bu esnada sanık Hüseyin'in de Kürşat'ın yüzüne yumruk ile vurduğu, beyanlar, adli muayene raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılmasına karşın üzerine atılı suçu sabit olan sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken delil yetersizliği gerekçesi ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.