Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10909 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20675 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar verme, yaralama, tehditHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;A- Katılan sanık ...’ın temyiz talebinin incelenmesinde;Sanığın yüzüne karşı tefhim olunan .../06/2011 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik, sanık müdafiinin yasal süresi geçtikten sonra yaptığı, 11/07/2011 tarihli temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanunun ...1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, B- Katılan sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;Hüküm verildikten sonra katılan sanıkların 11/07/2011 havale tarihli dilekçeyle şikayetten vazgeçtikleri dikkate alınarak ve katılan sanığa yüklenen yaralama suçunun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu gözetilerek, 5237 sayılı TCK’nın .../4. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesi lüzumu bozmayı gerektirmiş, katılan sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun ...1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın .../...ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,C- Katılan sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükme yönelik incelemede; Tehdit, bir kimsenin başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğini veya malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağını veya sair bir kötülük edeceğini bildirmesidir. Bu suçta fail, ağır ve haksız bir zarara uğratılacağını mağdura bildirmektedir. Gerçekleşmesi failin iradesine bağlı olan ve gelecekte vuku bulacak bir kötülüğün, gerçekleşecek gibi gösterilmesidir. Tehdit mağdurun karar verme ve serbest hareket etme özgürlüğünü kısıtlamalı iç huzurunu bozmalı ve onu endişeye düşürmelidir. Mağdura yapılan tehdidin, onun iç huzurunu bozmaya, onda korku ve endişe yaratmaya elverişli olması gerekir. Failin tehdit fiilini bilerek ve isteyerek işlemesi, verileceği söylenen zararın haksız olması yeterlidir. Fiilde korkutuculuk, ürkütücülük, ciddiyet yoksa tehdit kastının varlığından bahsedilemez. Mağdur haksız bir zarara uğrayacağı endişesine kapılmamışsa, korkutuculuk oluşmamıştır. Tehdit suçunun, bahsedilen yasal unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediği olaysal olarak değerlendirilmeli, fail ile mağdurun içinde bulundukları ortam, söylenen sözler, söylenme nedeni ve söylendiği koşullar nazara alınmalıdır.Aralarında önceye dayalı anlaşmazlık bulunan katılan sanık ...’nın araçlarından inmekte olan katılan sanık ...’un teyzesine hakaret etmesi sonucu çıkan kavgada katılan sanık ...’un, ...’yı ölümle tehdit ettiği iddia edilen olayda;1- Anayasa’nın 141, 5271 sayılı CMK'nın .../1, 230 maddeleri ile ... sayılı CMUK'nın 308/7. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden katılan sanığın işlediği iddia olunan tehdit suçundan gerekçesiz karar verilmesi,2- İlk haksız hareketin katılan sanık ...’dan geldiği kabul edilmesine karşın katılan sanık ... hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık ...’un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun ...1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.