Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10826 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18825 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 9 - 2012/5176MAHKEMESİ : Selçuk Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/10/2011NUMARASI : 2011/119 (E) ve 2011/362 (K)Suç : Nitelikli mala zarar verme Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi,bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Selçuk İlçesi Şirince köyü sınırları içerisinde Abuhayat mevkiinde devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve ormanlık vasfında olduğu belirlenen; ancak katılanın fiili hakimiyetinde olan arazide dikili bulunan 30 adet zeytin fidanının sanık tarafından sökülmek suretiyle zarar verildiğinin iddia edildiği olayda;1-Çevre ve Orman Bakanlığı Kadastro Mülkiyet Dairesi Başkanlığının 26.09.2008 tarihli kararı ile söz konusu arazinin, 49 yıl süreyle ağaçlandırma yapılarak orman tesis edilmesi amacıyla sanığın eşine tahsis edildiği, Çevre ve Orman Bakanlığı İl Çevre Müdürlüğü tarafından yapılan ve onaylanarak kesinleşen etüt raporu içeriğine göre; "33.3 dekar büyüklüğündeki söz konusu sahanın orman ve arazi kadastrosu yapılarak kesinleştiği, sahanın mülkiyetinin Maliye Bakanlığına, tasarruf yetkisinin ise Orman Genel Müdürlüğüne ait olduğu, arazinin boş olarak sanığın eşine teslim edileceği, arazi üzerinde diri örtü temizliğinin yapılacağı, sahaya fıstık çam ağaçlarının dikileceği, değerlendirilerek sahanın boş olarak ilgilisine tesliminin yapılacağının" ayrıntılı bir şekilde belirtildiği, Çevre ve Orman Bakanlığının Selçuk Orman İşletme Müdürlüğüne gönderdiği 31.10.2008 tarihli yazısında; söz konusu sahada orman emvali olması halinde değerlendirilmesi ve sonrasında sahanın 60 gün içerisinde ilgilisine teslim edilmesi gerektiğinin bildirilmesi üzerine düzenlenen saha teslim tutanağına göre de; sahada korunması gereken ağaç ve ağaççığın bulunmadığı belirtilerek söz konusu arazinin sanığın eşine tahsis edilerek teslim edildiği, belirtilen arazide yapılan keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporlarına göre; sökülen zeytin fidanlarının dikildiği ve sanık tarafından söküldüğü iddia edilen yerlerin katılanın üzerine tescilli olan arazilerin içerisinde yer almadığı, yargılama konusu zeytin fidanlarının sanığın eşine tahsis edilen ve orman vasfında olduğu ilan edilen devletin tasarrufu altındaki sahaya ait olduğunun tespit edildiği, sanığın, söz konusu araziye devletin tahsis amacına uygun olarak ağaç dikmek için burada bulunan ve kime ait olduğunu bilmediği zeytin fidanlarını sökmesi eylemini başkasının malına zarar verme kastıyla gerçekleştirdiğine dair katılanın iddiasından başkaca, somut ve kesin bir delil elde edilemediğinin anlaşılması karşısında, kuşkudan sanık yararlanır ilkesi dikkate alınarak; sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken delillerin takdir ve değerlendirmesinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,2-Kabule göre de; yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarına göre, söz konusu söküldüğü iddia olunan zeytin ağaçlarının bulunduğu arazinin, devletin tasarrufu altında ve orman vasfında olan yer içerisinde kalması nedeniyle sanığın eyleminin TCK'nın 152/1-c maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.