Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10781 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21135 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar verme, tehdit, yaralamaHÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Katılan sanık ...’in ödünç araba istemek için katılan sanık ...’ın çalıştığı dükkana gittiği, ...’ın kendisine lazım olduğu gerekçesiyle aracı ödünç vermemesi üzerine sinirlenen ...’in işyerinde bulunan balyozu alarak ...’ın üzerine kayıtlı ... plakalı aracın ön camı ve sol ön kapı camını kırdığı ve ...’a hitaben "bu arabayı tekrar parçalayacağım, seni de bu arabayı da yaktıracağım, senin bacaklarını kırdıracağım" diyerek ... tehdit ettiği, bu duruma sinirlenen sanık ...'ın, sanık ...'in kollarından tutarak onu basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı, sanıkların bu şekilde üzerlerine atılı suçu işlediklerinin iddia edildiği olayda,1-Sanık ... hakkında tehdit suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz incelemesinde,5271 Sayılı CMK'nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 Sayılı CMK'nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran katılan sanık ...’in haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 2-Sanık ... hakkında basit yaralama suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde, Sanık ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamına göre, atılı suçun sanık tarafından işlendiği anlaşılmakla, hakkında verilen mahkumiyet kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan sanıkların temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 3-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde,Sanığın yargılamanın her aşamasında alınan beyanlarında atılı suçu işlediğini ikrar etmesi ve tüm dosya kapsamına göre, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiği anlaşılmakla hakkında verilen mahkumiyet kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak;5237 Sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı aynı Kanunun 53/1. maddesi maddesinde gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, katılan sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından “TCK 53. madde gereğince sanık hakkında güvenlik tedbirlerine hükmedilmesine” ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.