Tebliğname No : 11 - 2010/199454MAHKEMESİ : İzmir(Kapatılan) 23. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/02/2010NUMARASI : 2008/559 (E) ve 2010/84 (K)SUÇ : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Şikayetçiye ait sigorta acentesinde araç sigortası yaptırıp bedelini 55047252369...... nolu HSCB kredi kartı ile ödemek isteyen sanığın, işyerinde pos makinası olmaması nedeniyle kredi kartı prim ödeme formu doldurduğu, bilahare kartın geçersiz olması nedeniyle işyerinin tahsilat yapamadığı, böylece zarar gördüğü iddia edilen somut olayda; kartın geçersizliğinin ne olduğunun izah edilemediği, ilgili bankaya yazılan yazı cevabına göre; kredi kartının geçerli bir kart olduğu, suç tarihi itibariyle limitinin dolmamış bulunduğu bildirilmekle, ayrıca limiti dolmuş kart ile alışveriş yapma şeklindeki bir eylemde dahi dolandırıcılık suçunun hile ve aldatma unsurunun gerçekleşmeyeceği, işyerinin bu hususu denetleyebileceği, limit aşımı veya bir başka şekilde tahsilat yapılmaması durumunda işyerinin alacak hakkını özel hukuk kuralları içerisinde tahsil edeceği veya hizmeti iptal edeceği, yargılamaya konu olayda sahte kart veya sahte işlem yapıldığına dair bir delil bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.