Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 920 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 7351 - Esas Yıl 2012





Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R -Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince tapu iptâli ve tescil, yükleniciye ait olup da davalı arsa sahibince satılan bağımsız bölümün bedelinin ve tescili talep edilen dairelerin teslimindeki gecikme nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın ıslahla artırılan miktar da dikkate alınarak kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar ve dava dışı arsa sahibi ... arasında imzalanan ....Noterliği'nin 16.02.2006 gün 4708 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi ile davacı yüklenici arsa sahiplerine ait taşınmaz üzerine inşaat yapımını üstlenmiş, sözleşmenin özel şartlar bölümü 43-e bendinde aşamalı devir öngörülmüş, kaba inşaat tamamlandığında verilecek on daire dışındaki bağımsız bölümlerin iskân alındığında yüklenici şirkete satış yetkisi verileceği kararlaştırılmıştır. İnşaat A ve B Blok şeklinde yapılmış olup, A Blokta 25.07.2008, B Blokta 28.09.2009 tarihinde yapı kullanma izinleri alınmış olmakla, bu tarih itibariyle davacı yüklenici devredilmeyen A Blok 17 ve 18 nolu bağımsız bölümlerin tescilini talep etmeye hak kazanmış, başka bir anlatımla alacağı muaccel hale gelmiş ise de eldeki dava açılıncaya kadar tapu devrini talep ederek arsa sahibini temerrüde düşürmemiştir. Sözleşmenin 43-e maddesindeki düzenleme kesin vade niteliğinde değildir.Bu durumda mahkemece koşulları oluşmadığından 17 ve 18 nolu dairelerin geç teslimi ile ilgili tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu kabulü doğru olmamıştır.Öte yandan davacı yükleniciye bırakıldığı halde davalı arsa sahibince satılan B Blok 6. kat 11 nolu bağımsız bölümle ilgili davadan önce temerrüt ihtarı bulunmadığı ve davalı davada talep edilen miktar için dava tarihinde, ıslahla artırılan bölüm yönünden ıslah harcının yatırıldığı tarihte temerrüde düşmesine rağmen faizin dava ve ıslah tarihleri yerine temerrüde esas teşkil etmeyen satış tarihinden yürütülmesi de usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.Kararın belirtilen sebeplerle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 11.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.