Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6858 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 4207 - Esas Yıl 2010





Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Hakemlerce davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 28.1.1994 günlü ve Esas: 1993/4, Karar:1994/1 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında taraflar tahkim sözleşmesi veya şartında hakemlerin, uyuşmazlığı maddi hukuk kurallarına göre çözümlenmelerini öngördükleri takdirde, buna aykırı karar verilmesinin temyiz nedeni oluşturacağı kabul edilmiştir. Taraflar arasındaki hakem şartında, (sözleşmede) uyuşmazlığın Türk Maddi Hukuk kurallarına, kanunlara ve sözleşmelerine göre çözümlenmesi kabul edilmiştir. Bu nedenle temyiz konusu karar HUMK.nun 533. maddesinde sayılan nedenlerle ve yasa ve sözleşme hükümlerine aykırılıklar halinde de bozulabileceğinden dosya ve temyiz nedenlerinin bu doğrultuda incelenmesi gerekli görülmüştür; HUMK'nın 529. maddesi hükmünce hakemler ilk toplanmalarından itibaren 6 ay zarfında karar vermek zorunda olup, süre uzatımı dışında tahkim süresinin geçmesi halinde yapılan işlemler batıl olduğundan uyuşmazlığın yetkili mahkemece çözümlenmesi gerekir. Aynı Kanunun 533. maddesinin birinci bendinde tahkim süresinin dolmasından sonra karar verilmesi bozma sebebi olarak kabul edilmiştir. Tahkim davalarının belli bir süreye bağlı olması kamu düzenine ilişkin olduğundan görev gereği hakemlerce ve temyiz aşamasında Yargıtay'ca kendiliğinden dikkate alınır. HUMK'nın 529. maddesinde belirtilen 6 aylık süre kanunun öngördüğü tahkim süresi olup taraflara tanınan sözleşme özgürlüğü nedeniyle bu sürenin tahkim şart ya da sözleşmesinde daha kısa olarak belirlenmesi mümkündür (Yargıtay 15.H.D.'nin 02.07.1997 gün 1997/256 Esas, 1997/3420 Karar sayılı ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 03.10.1997 gün 11898/13912 E.K. Sayılı ilâmları). Eldeki davada taraflar arasında düzenlenen 23.09.2008 tarih ve ELB-W2 nolu sözleşmenin 25.1. maddesinde ““Hakem anlaşmazlık bildiriminin eline geçmesinden itibaren 28 gün içerisinde kararını yazılı olarak bildirecektir.”” denilmek suretiyle tahkim süresi 28 gün olarak belirlenmiştir. Hakem kurulunun ilk toplantısını yaptığı 23.09.2009 günü itibariyle anlaşmazlık bildiriminin kendilerine ulaştığının kabulü gereklidir. Buna rağmen hakemlerce bu tarihten itibaren kararlaştırılan 28 günden çok sonra 14.01.2010 tarihinde dava sonuçlandırılarak karar verilmiştir. Bu durumda tahkim süresi uzatılmadığı ve tahkim süresinin dolmasından sonra verilmiş olması nedeniyle taraflar arasındaki tahkim koşulu ortadan kalkacağı için hakemler yetkisiz hale geldiğinden uyuşmazlığın hakemde değil genel mahkemelerde çözülmesi gerekir. Hakem kararı bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hakem kararının davacılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 750,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacılara verilmesine, 13.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.