Mahkemesi : İstanbul 4. Asliye Hukuk MahkemesiTarihi : 10.09.2013Numarası : 2010/411-2013/342Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı birleşen dosya davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Asıl dava, Bayrampaşa- İnönü Endüstri Meslek Lisesi inşaatının iki kısım halinde davalı V.. Ş..'e ihale edilerek iki ayrı sözleşme imzalandığı, kesin hesap çalışmaları sırasında 1. kısımda 10.801,61 TL, 2. kısımda 28.200,23 TL fazla ödeme yapıldığının anlaşıldığını, yükleniciye fazla ödemeye sebebiyet veren diğer davalı idare çalışanlarıyla birlikte müştereken-müteselsilen tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.Davalı V.. Ş.. cevabında, inşaatın eksiksiz tamamlanarak teslim edildiğini, fazla ödeme bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Diğer davalılarda, açılan ceza davasının beraatlerine karar verildiğini davanın haksız açıldığından reddine karar verilmesini istemişlerdir.Birleşen İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/821 sayılı dosyasında davacı yüklenici V.. Ş.., kesin hesap sonucu 106.150,60 TL alacağının ödenmediğini belirterek davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, karar asıl davada davacı ve birleşen davada davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık 30.04.1991 günlü 1. kısım inşaatına ilişkin sözleşme ile 16.12.1996 günlü 2. kısım inşaatına ilişkin sözleşmeler kapsamında gerçekleştirilen Endüstri Meslek Lisesi inşaatının kesin hesabından kaynaklanmaktadır.6100 sayılı HMK'nın 266. madde hükmünce kesin hesap çıkartılması teknik bilgiyi gerektiren hallerden olmakla mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekir. Ne var ki hükme dayanak alınan bilirkişi raporu, yüklenicinin İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/116 esas, 2006/317 karar sayılı dosyasında II. kısım ikmâl inşaatının kesin hesabının çıkartılarak alacağının ödenmesine yönelik açtığı, ancak takipsiz bırakması sonucu açılmamış sayılmasına karar verilen davadaki bilirkişi kurulundan alınmıştır. Oysa açılan davada bilirkişi asıl ve ek raporları, Dairemizin 21.07.2008 tarihli bozma ilâmıyla dosya üzerinden düzenlenmesi, imalâtın metrajının çekişmeli olması nedeniyle yerinde incelemeyle ve iş miktarının ölçümle saptanarak, sözleşme işi imalât ile sözleşme dışında fazladan yapılan imalâtın belirlenmesi, bunların ne kadarının tasfiye ile sonuçlanan 1. kısım sözleşmesi gereği yapıldığının açıklanması ve böylece sözleşme kapsamındaki imalâtın sözleşme fiyatlarıyla, fazla imalâtın yapıldığı tarihteki piyasa fiyatlarıyla hesaplanması gerekçesiyle bozulmuştur. Bu haliyle bilirkişi raporunun yetersiz görüldüğü anlaşılmakta olduğundan aynı bilirkişilerden alınan raporun hükme dayanak alınması doğru olmamıştır.O halde yapılması gereken iş, 6100 sayılı HMK'nın 281/3. maddesi hükmünce gerçeğin ortaya çıkması için yeniden görevlendireceği uzman bilirkişi heyetiyle mahallinde keşif yapmak suretiyle 1. kısım ve 2. kısım sözleşmeleri kapsamında gerçekleşen imalât ile sözleşme dışı fazla imalât var ise ayrı ayrı saptanması, sözleşmeler kapsamındaki imalâta sözleşme fiyatları, fazla imalâta yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatları esas alınmak suretiyle yüklenici alacağının belirlenmesi, bundan ödemelerin mahsubu, taraf itirazlarının cevaplandırılması, Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması ve sonucuna, uygun biçimde asıl ve birleşen davada hüküm kurulmasından ibarettir. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuyla hükme varılması usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ve birleşen davada davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.