Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6261 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3040 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Ankara 8. Asliye Ticaret MahkemesiTarihi :25/11/2014Numarası :2013/221-2014/685Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili Avukat T.. A.. A.. ile davalı-k.davacı vekili Avukat C.. B.. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R -Dava, birleşen dava ve birleşen karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kabulüne, birleşen karşı davanın reddine dair verilen karar, Dairemizin 18.01.2012 tarih, 2010/5811 Esas ve 2012/113 Karar sayılı kararı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleşen karşı dava bakımından verilen kararlar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın reddine karar verilmiş, karar davacı-karşı davalı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davacı-karşı davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-Davacı-karşı davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflar arasında düzenlenen 14.01.2002 tarihli sözleşme ile makineli kazı yapılması işi kararlaştırılmıştır. Davacı-karşı davalı taşeron asıl davada, 59.500 USD bedelli teminat mektubunun iadesini, birleşen davada ise teminat mektubunun nakde çevrildiğini ileri sürerek, 70.000,00 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiş, davalı-karşı davacı yüklenici, birleşen karşı davasında teminat mektubu için komisyon ve masraf ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, 500,00 TL'nin tahsilini talep ve dava etmektedir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu iş ile ilgili olarak SSK müfettişi tarafından düzenlenen 16.07.2004 tarihli raporla tespit edilen eksik işçilik prim borcu ve ücret tediye bordrolarının ibraz edilmemesinden dolayı uygulanan idari para cezasıından taraflardan hangisinin sorumlu olduğu konusunda toplanmaktadır. Sözleşmenin 7. maddesinde taşeron tarafından verilecek teminat miktarı ve teminatın iade koşulları düzenlenmiş, 7.3. maddesinde ise ilişiksiz belgesinin sunulmasını ve borç ile alacakların kapatılmasını müteakip kesin teminatın taşerona iade edileceği hususu hüküm altına alınmıştır. Davacı-karşı davalı taşeron tarafından davalı-karşı davacı yükleniciye verilen 11.01.2002 tarihli ve 59.500 USD bedelli teminat mektubunun 09.02.2005 tarihinde paraya çevrildiği, 78.718,50 TL teminat mektubu bedelinden eksik işçilik prim borcundan kaynaklanan 37.624,69 TL anapara ve 24.631,69 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 61.986,38 TL'nin ve ücret tediye bordrolarının ibraz edilmemesinden dolayı uygulanan 5.880,25 TL idari para cezasının 09.02.2005 tarihinde davalı-karşı davacı yüklenici tarafından SSK'ya ödendiği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Sözleşmenin 11.17. maddesine göre SSK tarafından çıkarılacak asgari işçilik tutarı farkının sorumlusu taşeron olacaktır. Ancak idari para cezası kesilmesinin nedeni davalı-karşı davacı yüklenicinin ücret bordrolarını süresinde SSK'ya ibraz etmemesi olup, davacı-karşı davalı taşeron idari para cezasından sorumlu değildir. O halde mahkemece yapılacak iş, davacı-karşı davalı taşeronun eksik işçilik prim borcundan kaynaklanan 37.624,69 TL anapara ve 24.631,69 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 61.986,38 TL bakımından sorumlu olduğu gözetilerek, taleple bağlılık ilkesi uyarınca birleşen dava değeri 70.000,00 TL'den 61.986,38 TL ödeme mahsup edilerek bakiye 8.013,62 TL'nin davalı-karşı davacı yükleniciden tahsiline karar vermek olmalıdır. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasına vekille temsil edilen davacı-karşı davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.