Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 616 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6077 - Esas Yıl 2016
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup sözleşme konusu alüminyum kompozit kaplamanın ayıplı olduğu iddiasıyla ücretsiz yeniden yapılması ya da yeniden yapım bedelinin tahsiline, olmadığı taktirde iş bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ....395,59 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalı ...’dan tahsiline dair verilen karar, anılan davalı vekilince temyiz edilmiştir.Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu uyuşmazlık konusu olmayıp uyuşmazlık eserin ayıplı olup olmadığı, varsa ayıbın niteliği ile süresinde ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı ve davacının terditli istek kalemlerinden olan onarım bedeli talebinin tahsiline karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece ayıp ihbarının yapılmadığı ileri sürmediğinden ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığının değerlendirilmediğinden söz edilmişse de davalı cevap dilekçesinde, 2008 yılında yapılmış olan iş nedeniyle ... – ... yıl sonra başvuru yapılmasının kötüniyetli olduğundan bahisle ayıbın süresinde ihbar edilmediği savunmasında bulunmuştur. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun eser sözleşmelerinde uygulanan 362/son maddesine göre gizli ayıp halinde iş sahibinin, ayıbın ortaya çıkmasını müteakip derhal yükleniciye haber vermeye mecbur olduğu gözetildiğinde mahkemece bu hususta bir değerlendirme yapılması, ayıbın hangi tarihte ortaya çıktığının (öğrenildiğinin) ve ihbarın süresinde yapılıp yapılmadığının, gerekirse tanıklar yeniden dinlenilmek suretiyle belirlenmesi, ihbarın süresinde yapılmadığının anlaşılması halinde davanın reddolunması, aksi taktirde (yani ihbarın süresinde yapıldığının anlaşılması halinde) ise ayıbın niteliği gözetilerek ayıbın onarım suretiyle giderilebilecek nitelikte olup olmadığı ya da eserin tamamen reddinin gerekip gerekmediği hususları değerlendirilmelidir.Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, az yukarıda belirtilen şekilde gerekirse tanıklar yeniden dinlenilmek suretiyle ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığını açıklığa kavuşturmak, ihbar süresinde değilse davayı reddetmek, süresinde ise mülga 818 sayılı BK’nın 360. maddesinin .... fıkrasına göre ayıbın iş sahibi davacı kabule icbar edilemeyecek ve eserin reddini gerektirecek nitelikte olup olmadığı, aynı maddenin II. fıkrası gereğince bedel tenzilini gerektirip gerektirmediği veya büyük bir masraf olmaksızın onarımının mümkün olup olmadığı ve tenzili gereken miktar ile onarım bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmekten ibarettir. Ayrıca kabule göre de iş bedeli iade edildiğinden eserin reddi sebebiyle kaplama malzemesinin davalıya geri verilmesine karar verilmemesi hatalı olmuştur.Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan yanlış değerlendirme ve eksik inceleme ile iş bedelinin iadesine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere ....02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.