Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5759 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4058 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Diyarbakır 1. Asliye Hukuk HakimliğiTarihi :11.03.2014Numarası :2011/523-2014/433Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı ile ihbar olunan vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan hukuki ilişkinin sözleşmenin feshiyle sonlanmasından doğan kâr kaybı, sözleşme öncesi yapılan masrafların tazmini ve sözleşme gereği verilen teminat mektubu bedeli ile kesin hesap alacağının tahsili istemlerine ilişkin olup; mahkemece, davanın ıslah edilen kısımla birlikte kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı iş sahibi şirket ile davalı şirketin işletmesini devralan ve dava kendisine ihbar olunan şirket vekillerince temyiz edilmiştir.1-İhbar olunan D.. E.. D.. A.Ş. davanın tarafı olmadığı gibi ihbar üzerine davaya asli ya da fer'i müdahil olarak katılmadığı ve aleyhine hüküm de kurulmadığından kararı temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle, ihbar olunan D.. E.. D.. A.Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.2-Uyuşmazlık konusu 13.01.2010 tarihli sözleşmesinin taraflarca imzalanmasından sonra, davacı yüklenici, davalı iş sahibi T.. A... ve ihbar olunan D.. E.. D.. A.Ş. arasında 25.01.2010 tarihinde bir protokol imzalanmıştır. Bu protokole göre, davacı yüklenici ile davalı iş sahibi şirket arasında akdedilen 13.01.2010 tarih ve 3.057.438,71 TL teklif birim fiyatlı sözleşmeden doğan tüm yükümlülükler D.. E.. D.. A.Ş.'ye devredilmiş, T.. A...'nin yüklenici ve sözleşme konusu işi devralan şirkete karşı bu sözleşmeden kaynaklanan herhangi bir yükümlülüğünün kalmadığı ifade edilmiştir. Davacı yüklenici de, bu protokole taraf olmak ve protokolde de açıkça yazılmak suretiyle devir işlemine muvafakat etmiştir. Bu durumda, davacı yüklenici 13.01.2010 tarihli sözleşme gereği akdi muhatabı olan T.. A...'den istemeye hakkının bulunduğu alacaklarla ilgili olarak taleplerini davalı iş sahibi şirketten değil, ihbar olunan D.. E.. D.. A.Ş.'den isteyeceğini kabul etmiştir. Bu şekliyle, davacı yüklenici, davalı iş sahibi T.. A...'yi kendisine hasım olmaktan çıkarmıştır. Buna göre, mahkemece davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen de olsa kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır.Diğer taraftan, taraflar arasında akdedilen 13.01.2010 tarihli sözleşme, teklif birim fiyat esaslı bir sözleşme olduğundan, sözleşme eki birim fiyat cetvelinde gösterilen fiyatlarla iş bedelinin hesaplanması gerekirken, 2011 yılı T.. A... birim fiyatlarının esas alındığı 13.02.2014 tarihli bilirkişiler kurulu ek raporuna göre karar verilmiş olması da, kabul şekli bakımından doğru değildir.Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan şirketin temyiz dilekçesinin reddine, 2. bent uyarınca davalı iş sahibi şirket vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davalı iş sahibi T.. A... yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harcının istek halinde ihbar olunan D.. M..'ne, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden T.. A...'ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.