Mahkemesi :Ankara 5. Asliye Ticaret MahkemesiTarihi :29.04.2013Numarası :2012/190-2013/208 Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm davacı vekili ile davalı tarafından temyiz edilmiş, davalı tarafından duruşma istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakla ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Davacı davasında, davalı ile aralarında 09.11.2005 tarihinde Cağlayan/Trabzon, 23.06.2006 tarihinde Pelitköy/Balıkesir, 31.08.2006 tarihinde Yakakent/Samsun Götürü Bedel Hizmet Alım Sözleşmesi düzenlendiğini, davalının sözleşmeye ait damga vergisini tek nüsha üzerinden ödediğini, Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları tarafından yapılan vergi incelemeleri sonucunda damga vergilerinin eksik tahsil edildiğinin belirlenmesi üzerine tahakkuk eden vergi harçlarının davalı hesabına kendileri tarafından ödendiğini, ödenen bu bedellerin davalıdan talep edilmesine rağmen ödenmediğini, yapılan icra takibine de itiraz edildiğini belirterek, davalının icra takibine itirazının iptâline, takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece Damga Vergisi Kanunu'na göre nüshaların ayrı ayrı vergiye tâbi tutulabilmesi için bunların herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilecek belge olması gerektiği, buna göre sözleşmenin tümü birinci nüsha ile davalıda kalan belediye'ye verilen, SGK'ya verilen olmak üzere 4 nüshanın damga vergisine tâbi olduğu kabul edilerek bunlar için hesap edilen 6.398,79 TL asıl alacak üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.Taraflar arasında düzenlendiği ihtilâfsız olan ve yukarıda belirtilen her üç sözleşmenin 39. maddesinde 7'şer nüsha olarak düzenlenmesi kabul edilmiş ve yine sözleşmelerin 8. maddesinde her türlü vergi, resim ve harçların davalı yükleniciye ait olacağı kararlaştırılmıştır. 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun 5. maddesinde “bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her nüshası ayrı ayrı miktar veya nispette damga vergisi'ne tâbidir” hükmü bulunmaktadır. Kanundaki nüsha tanımlamasının belgenin birden çok aslından bir tanesi olarak kabulü gerekir. Suret ise nüshanın fotografik görünümü olup, kanıt değeri yoktur. Yine Damga Vergisi Kanunu'nun 1. maddesi gereği, damga vergisinden sorumluluk için belgenin ibrazı da zorunlu değildir. Vergi sorumluluğu için bu belgenin her hangi bir kusuru kanıtlamak veya belli etmek için ibraz edilebilecek olması yeterli olup ibraz edilmesi gerekli değildir. Somut olayda da mahkemece nüshaların ancak ispat için kullanılanlar yönünden damga vergisi alınacağının kabulüyle belediye'ye, SGK'ya verilen nüshalar ile davalıda kalan ve sözleşmenin kendisi olan nüsha olmak üzere 4 nüsha için damga vergisinin tahsili gerektiği kabul edilmiş ise de, düzenlenen ve tarafların ıslak imzası bulunan diğer nüshaların herhangi bir kuruma sunulmamış olması onların ispata elverişli belge olmadığı sonucunu ortaya çıkarmaz. Taraflar serbest iradeleriyle sözleşmelerin 7'şer nüsha olarak düzenleneceğini kabul ettiklerine göre her nüshanın ispat kuvveti vardır.Bu nedenle mahkemece, düzenlenen tüm nüshalarla ilgili olarak istirdat talebinin kabulü gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 377,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.