Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4900 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 332 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :İstanbul/Anadolu 1. Asliye Hukuk HakimliğiTarihi :03.07.2014Numarası :2010/145-2014/239Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-Davacı yüklenici, taraflar arasında yapılan sözlü anlaşma uyarınca davalıya ait binada yapmış olduğu tadilat ve tamirat işlerinin bedelinin 146.174,27 TL olduğunu, iş bedelinin 83.701,00 TL’sinin ödendiğini, bakiye alacağın tahsili için yapılan takibe haksız itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptâli ve %40 icra inkâr tazminatı takdiri talebinde bulunmuştur. Davalı iş sahibi, iş bedelinin tamamının davalıya ödendiğini, yapılan imalatlardaki ayıplar nedeniyle indirim yapılması gerektiğini savunmuştur. Taraf beyanları ve dosya kapsamında, taraflar arasında davalıya ait binada tadilat işlerinin yapılması için sözlü eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte; davacı tarafından düzenlenen 14.11.2008 gün ve 561292 nolu, 146.174,27 TL bedelli fatura davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiştir. İş bedeli taraflar arasında çekişmelidir. Taraflar arasında yazılı olarak yapılmış bir sözleşme bulunmadığından, iş bedelinin dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi hükmünce işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayicine göre saptanması gerekir. Oysa hükme esas alınan 19.03.2012 tarihli inşaat mühendisi kök raporu ve 14.12.2012 tarihli kök raporunda iş bedeli, kanun maddesi ve Dairemiz uygulamalarına aykırı olarak tespit edilmiştir.O halde mahkemece yapılacak iş; daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden alınacak ek raporla davacı yüklenici tarafından sözlü anlaşma kapsamında yapıldığı tespit edilen imalâtların bedelini işin yapıldığı 2008 yılındaki mahalli piyasa rayiçlerine göre, imalâttaki ayıplar da dikkate alınmak suretiyle hesaplatmak, kanıtlanan ve mahkemece kabul edilen ödemeler düşüldükten sonra varsa bakiye iş bedeli yönünden dava konusu takip hususunda karar vermekten ibarettir. Değinilen şekilde bir hesaplama yapılmadan düzenlenen bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm tesisi doğru olmamıştır.Açıklanan nedenlerle kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 08.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.