Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4853 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6305 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Osmaniye 2. Asliye Hukuk HakimliğiTarihi :06.05.2014Numarası :2012/329-2014/343Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı vekili Avukat M..Ö..geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesi uyarınca SGK prim borcunun davalıdan tahsili istemiyle girişilen takibe vâki itirazın iptâline ilişkindir. Davalı borçlu olmadığını savunmuş, mahkemenin asıl alacağın kabulüne ilişkin kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.Taraflar arasında düzenlenen 03.10.2011 tarihli sözleşme ile davacının yükümlülüğünde bulunan inşaatın bir kısım işlerinin davalı tarafından yapımı kararlaştırılmış, toplam işin fiyatı 360.000,00 TL + KDV olarak belirtilmiştir. Davada SGK kurumunca istenilen prim borcunun davacı tarafından ödendiği bu borcun sözleşme kapsamında davalının sorumluluğunda olduğu belirtilerek rücuen tahsili istenmiştir. Gerçekten sözleşmenin 8. maddesi uyarınca çalışan işçilerin SGK primlerinden davalı sorumludur. Ancak davalı istenen sigorta primini davacının yükleniminde bulunan ve toplam bedeli 1.394.000,00 TL olan sözleşme kapsamında ortaya çıktığını, kendilerinin ise bir kısım imalât yükümlendiklerinden borca itiraz etmektedir. Dosyaya giren SGK yazılarından prim borcunun fark işçilikten kaynaklanan prim borcuna ilişkin olduğu ve davacının yükleniminde olan toplam imalât tutarı 1.394.000,00 TL üzerinden hesaplandığı anlaşılmaktadır. Davalı kendi sözleşmesi kapsamındaki miktarda fark işçilik borcundan sorumlu olacağına göre bu husus gözetilmeden tamamından sorumlu tutulması doğru olmamıştır. Yapılması gereken iş, 6100 sayılı HMK'nın 266. madde hükmüne uygun şekilde seçilecek sosyal güvenlik konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak davalının sözleşmesi kapsamındaki miktara göre fark işçilik prim borcu hesaplatılmalı, bu miktar üzerinden davanın kabulüyle takibin devamına karar verilmesi gerekirken bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 07.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.