Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4749 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5332 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Asliye Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesi kapsamında ayıplı iş bedelinin davalılardan tahsili istemine ilişkin olup mahkemece, davanın davalı şirket yönünden husumetten reddine, diğer davalı ... yönünden kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karar, davacı iş sahibi vekilince davalı şirket yönünden temyiz edilmiştir.Mahkemece, ...'nun 08.07.2015 tarihli raporunda sözleşmedeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı, her ne kadar sözleşmede davalı şirket kaşesi yer almış ise de sözleşmedeki imzanın davalı ...'a ait olduğu, iş bedelinin davalı ... tarafından tahsil edildiği, sözleşme ilişkisinin davacı iş sahibi ile diğer davalı ... arasında kurulduğu kabul edilerek davalı şirket yönünden husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Taraflar arasında imzalanan 08.10.2012 tarihli sözleşmede davalı şirket kaşesinin bulunduğu, 23.11.2012 tarihli sözleşmede ise davalı şirketin adı ve şirket yetkilisi olarak diğer davalı ...'ın isminin yer aldığı ve bu davalının ödemeleri aldığına ilişkin imzasının bulunması karşısında, davacı vekilinin 20.02.2016 tarihli ek temyiz dilekçesine ekledi??i ... C. Başsavcılığı'nın 2013/41574 soruşturma sayılı evrakı da incelenerek davalı ...’ın şirket adına işlemler yapıp yapmadığının, gerekirse şirket ticari defterleri de incelenmek suretiyle tespit edilmesi, ...’ın bu şekilde şirket adına işlemler yaptığının anlaşılması halinde, olaya uygulanması gereken TBK'nın 46 ve devamı maddeleri uyarınca yetkisiz temsil hükümlerine göre değerlendirme yapılıp sonuca varılması gerekirken eksik inceleme neticesinde, davacı ile davalı şirket arasında akdî ilişkinin bulunmadığı gerekçesi ile husumetten red kararı verilmesi doğru değildir.Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı iş sahibi yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 21.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.