Mahkemesi :İstanbul 8. Asliye Hukuk MahkemesiTarihi :30.09.2014Numarası :2013/203-2014/386Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinin zamanında ve gereği gibi ifa edilmediği ve eksikliklerin başkasına tamamlattırıldığı, eksik iş ve kira kaybı nedeniyle zarara uğranıldığı, fazla ödeme bulunduğu iddiasıyla açılmış alacak davası olup, mahkemenin; davanın kısmen kabulüne dair kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre davacı ile davalı Kerim'in temyiz itirazlarının tümüyle reddi gerekmiştir.2-Davalı M.. Y..'nın temyiz itirazlarına gelince;Davalı M.. Y.. hakkında verilen önceki karar Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu "davalı Mehmet sözleşmenin tarafı olmadığı gibi sözleşme konusu işin yapımını diğer davalı yanında taahhüt ettiğine ilişkin kabulü de bulunmadığından M.. Y.. hakkında taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, diğer davalı yanında müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu" gerekçesiyle bozulmuş ve mahkemece de bozma kararına uyulmuştur. Bozma kararına uyulduğu halde asıl dava yönünden mahkemece; "23.707,00 TL'nin temerrüt tarihi 05.10.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine" karar verilerek uyulan bozma kararına aykırı biçimde Mehmet'in sorumluluğuna hükmedilmiştir.Kural olarak bozma kararına uyulmakla orada belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına usuli kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için de zorunluluk doğar. Uyulan bozma kararında belirtildiği şekilde M.. Y.. hakkında taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken müteselsilen sorumlu olduğu şeklinde karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacının ve davalı Kerim Karakılınç'ın tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davalı M.. Y.. yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.214,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-k.davacı K.. K..'dan alınmasına, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.