Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4270 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6667 - Esas Yıl 2012





Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili avukat... ile davalı vekili avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemlerine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflarının davalı şirketin taşeronu olarak “...” kapsamında bir kısım imalat yaparak işi natamam bir şekilde teslim ettiğini, ancak bakiye 87.906,16 TL iş bedelinin ödenmediğini, yapılan icra takibine de itiraz edildiğini ifade ederek itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili istemlerinde bulunmuş; davalı vekili ise cevap dilekçesinde, işin eksik bırakıldığının davacı tarafın da kabulünde bulunduğunu, davacının eksik bıraktığı işleri üçüncü kişilere yaptırdıklarını, ayrıca davacının çalıştığı sürede üçüncü kişilere verdiği zararları kendilerinin ödediklerini ifade ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde davacının bir alacağının kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 16.3 maddesinde, taşeronun yapmış olduğu işlerin yüklenicinin proje müdürlüğü, kontrol teşkilatı ve taşeronun saha mühendisi tarafından günlük imalat formu ve/veya ataşman olarak kayıt altına alınacağı, bu evrakların esas alınması suretiyle hakedişe esas metrajın tespit edilerek hakediş formu düzenleneceği ve bunların tahakkuka bağlanacağı ifade edilmiştir. Ancak, dosyada mevcut imalat ve montaj formları ile ataşmanlar hükme esas alınan bilirkişi raporunda incelenmemiştir. Mahkemece dosyanın alanında uzman iki inşaat mühendisi ve bir muhasebeci bilirkişiye tevdi edilerek, imalat, montaj ve ataşman formlarının incelenerek yapılan toplam imalat ve bedelinin belirlenmesi, geçici kabul tutanağı ve ekleri ile saha uyarı tutanaklarının değerlendirilmesi suretiyle eksik bırakılan işlerin tespiti ve üçüncü kişiye davacılar namına yaptırılan işler için keşide edilen faturaların eksik ve ayıplı imalatlarla uyumlu olup olmadığının tespit edilmesi ve sonucuna göre kesin hesabın çıkarılarak tarafların alacak ve borç durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile sadece tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapmak suretiyle sonucu ulaşılması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, davacı taraf Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 01.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.