Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3764 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6585 - Esas Yıl 2014
Mahkemesi :Ulukışla Asliye Hukuk Hakimliği Tarihi :13.03.2014Numarası :2011/19-2014/30Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı Ö.. Petrol ve İnş. Malz. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı ifa nedeniyle ayıp bedelinin tahsili istemine ilişkin olup; mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı yüklenici şirket vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326/2. maddesinde davada iki taraftan her birinin kısmen haklı çıkması durumunda, yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre paylaştırılacağı kabul edilmiştir. Davacı iş sahipleri; davada, 42.254,91 TL maddi ve 4.500,00 TL manevi olmak üzere toplam 46.754,91 TL'nin davalı yükleniciden tahsiline karar verilmesini talep etmişler, mahkemece; maddi tazminat kısmen kabul edilerek 16.660,67 TL'nin tahsiline, maddi tazminatın fazlaya ilişkin kısmı ile manevi tazminatın tamamının reddine karar verilmiştir. Bu durumda, davanın kabul edilme oranı, % 35,63'tür. Bu nedenle, yargılama giderlerinin bu oran dahilinde hesaplanması gerekir. Mahkemece, davalı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin tespit edilerek, bu miktarın % 35,63'ünün davalı uhdesinde bırakılmasına ve kalan kısmın davacılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, bu kurala uyulmaksızın davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin herhangi bir hesap yapılmadan tümüyle üzerinde bırakılmasına karar verilmiş olması doğru değildir. Diğer taraftan; davacılar zorunlu dava arkadaşı olduklarından, lehlerine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, bu kuralın aksine, her bir davacı yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru olmadığı gibi, davacı tarafın maddi tazminat talebi yanında manevi tazminat isteminde de bulunduğu ve bu istemin tümden reddine karar verildiği gözetilerek karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/4. maddesinde yer verilen "Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." şeklindeki düzenleme gereğince, manevi tazminat istemi yönünden ayrı bir kalemde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek eksik vekalet ücretine hükmedilmiş olması da yerinde olmamıştır.Kararın açıklanan nedenlerle davalı yüklenici şirket yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı yüklenici şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı yüklenici şirket yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı Özçağlar Petrol ve İnş. Malz. Tic. ve San. Ltd. Şti.'ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.