Mahkemesi :Asliye Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli nedeniyle alacak, istemine ilişkin olup, mahkemenin davanın kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taraflara arasında eser sözleşmesi bulunduğunu, sayılı dosyasında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtıkları davada ödenmeyen alacaklarının 61.783,00 TL olarak belirlendiğini ve 10.000,00 TL'lik bölüm için açtıkları davanın kabulüne karar verildiği ve kesinleştiğini belirterek kalan 51.783,00 TL alacağın 17.10.2008 tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsilini istemiş, davalı önceki davada sadece talep edilen kısım için zamanaşımının kesildiğini, bu davadaki taleplerin ise zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece zarar miktarının 08.05.2010 tarihinde öğrenildiği ve dava tarihinde zamanaşımının dolmadığı gerekçesiyle zamanaşımı def'i reddedilerek davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava sözleşme tarihine göre uygulanması gereken 818 sayılı mülgâ BK'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış bakiye iş bedeline ilişkin alacak davasıdır. Kısmi dava açılması halinde zamanaşımı yalnızca dava açılmış olan kısım için kesilir. Islahla arttırılan miktar veya ek davanın da zamanaşımı süresi içinde açılması gerekir. BK'nın 126/IV. maddesinde, eser sözleşmesinden doğan bütün davalarda -ayrık durumlar dışında beş yıllık sürede zamanaşımı gerçekleşir. Zamanaşımı, iş bedelinin muaccel hale geldiği eserin teslimi ile başlar. Somut olayda, davacı tarafından yapılan işlere ilişkin delil tespiti istenmesi üzerine 07.10.2008 tarihli bilirkişi raporunun alınmış ve 17.10.2008 tarihinde de önceki kısmi dava açılmıştır. Bu durumda alacağa konu işin delil tespiti istenen tarihte teslim edilerek iş bedelinin muaccel olduğu ve zamanaşımı süresinin de o tarihte başladığının kabulü gerekir. Önceden açılan kısmi davada istenen ve hükmedilen miktar 10.000,00 TL olup dava açılmakla ancak bu miktar için zamanaşımı kesilmiş olup bu davada istenen miktar yönünden zamanaşımı kesilmiş değildir. Dava tarihinde 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğu için davanın reddi gerektiği halde, haksız fiil hükümlerine göre açılmış bir dava varmış gibi değerlendirilerek zarar miktarının 08.05.2010 tarihinde öğrenildiği ve zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle zamanaşımı def'i reddedilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 31.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.