Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3682 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5449 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Tire 1. Asliye Hukuk HakimliğiTarihi :06.02.2014Numarası :2006/476-2014/51Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Davacı yüklenici asıl davada, davalılarla imzalanan 07.10.2000 tarihli sözleşme uyarınca 66.216,40 TL işçilik bedeline hak kazandığının Tire Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/56 D.iş dosyasına sunulan bilirkişi raporu ile belirlendiğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 5.000,00 TL iş bedeli alacağının 20.05.2004 tespit tarihinden reeskont faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir. Davacı yüklenici birleşen davasında ise, aynı sözleşmeye dayanarak sözleşme uyarınca iş bedeli olarak kendisine verilmesi gereken ancak davalılar tarafından dava dışı 3. kişiye satılan sözleşme konusu 4 parsel 1 nolu bağımsız bölümün aynen verilmesine, olmadığı takdirde dava tarihindeki rayiç bedelinin tespiti ile tahsiline, ayrıca iş bedelinden kalan bakiye 11.496,00 TL alacağının ve 60.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davaya cevaplarında; davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece bilirkişi raporlarında davacının bir miktar alacaklı olduğu belirlenmiş ise de, sözleşme tarihindeki ödemelere göre rayiç bedeller ve m2 birim fiyatlar ile davalıların yaptığı ödemelerin örtüştüğü, davacının eser sözleşmesinden dolayı bakiye alacağı kalmadığı kanaatiyle asıl davanın, davacının kooperatif üyelik aidatlarını ödememesi nedeniyle üyeliğinin feshedilmesinin yerinde olduğu ve kişilik haklarına yönelik bir saldırının bulunmadığı gerekçeleriyle de birleşen davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı tarafından yapılan imalâtın bedeli 15.07.2013 günlü raporda 60.055,50 TL olarak bulunmuştur. Davalılar tarafından 43.575,50 TL ödeme yapıldığı da çekişmesizdir. Belirlenen iş bedelinden ihtilâfsız ödeme düşüldüğünde davacının bakiye 16.480,00 TL alacağı kalmaktadır. Davacı bu alacağın 5.000,00 TL'lik kısmını Tire Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/178 Esas, 2009/68 Karar sayılı dosyada karşı dava konusu yaptığından ve o dosyada talebinden feragat ettiğinden feragat edilen bedelin de alacağından düşülmesi gerekir. Bu durumda davacının 11.480,00 TL bakiye alacağı kalmaktadır. Nitekim davacı vekili temyiz dilekçesinde bakiye alacağın 11.480,00 TL olduğunu kabul etmiş, bu miktarın hüküm altına alınması yerine reddine karar verilmesini temyiz nedeni yapmıştır. O halde mahkemece; davacının bakiye 11.480,00 TL alacağı bulunduğunun kanıtlandığı kabul edilerek bu miktarın 5.000,00 TL'lik kısmının asıl davada, kalan 6.480,00 TL'lik kısmının da birleşen davada hüküm altına alınarak davalılar E.. F.. ve Z..Z..'den tahsiline karar verilmesi, diğer taleplerin reddi, davalı şirket hakkındaki davanın ise sözleşmede taraf olarak yer almadığından husumetten reddi gerekirken, bilirkişi raporlarıyla ulaşılan sonucun aksine somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle her iki davanın da tümden reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 25.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.