Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ilave iş bedeli ile sözleşme uyarınca fazla ödenen teknik personel bedelinin davacı yüklenici tarafından davalı idareye ödenmesi nedeniyle alacak davasıdır. Davacı yüklenici, davalı ise; iş sahibidir. Davacı yüklenici vekili; davacı şirketin 30.12.2004 tarih ve yapımı işini üstlenerek işin yapımını gerçekleştirdiğini ve işin kesin kabul tutanağının 19.10.2010 tarihinde davalı kurumca onaylandığını, 19 nolu kesin hakedişte 6.209.142,46 USD olarak tespit edilen sözleşme toplam alacağından 190.712,75 USD negatif iş değişikliği kesintisi yapıldığını, davacının tüm itirazları reddedilerek davalı kurumca imzalandığını ve davacıdan buna göre fatura düzenlenmesinin istendiğini, sözleşme toplam alacağından negatif iş değişikliği kesintisinin çıkarılması sonrası hakedişler brüt toplamının 6.018.429,71 USD olduğu, önceki hakedişler brüt toplamı olan 6.116.339,11 USD'den 6.018.429,71 USD'nin çıkarılması sonrası KDV'siz iade faturası bedelinin 97.909,40 USD olarak hesaplandığını, KDV dahil iade fatura bedeli olarak 115.533,09 USD (174.628,27 TL) faturanın davalı kurumca kesilerek davacıya gönderildiğini, gönderilen faturanın bir kısmının davacının alacakları mahsup edilerek kurumca tahsil edildiğini, alacakların karşılamadığı 86.600,65 USD tutarındaki bedelin ise ihtirâzi kayıt ile davalı kurumun hesabına 29.04.2010 tarihinde ödendiğini, kesintilerin yapıldığı kalemlerinin personel çalıştırma gideri ve boru üretim hatasından kaynaklanan iş bedeli olduğunu, personel çalıştırma bedelinden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 USD ve boru üretim hatasından kaynaklanan ek iş bedeli, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 USD faizi ile birlikte talep edilmiş 18.07.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile bu talep toplam 121.250,90 alacağa, kesin hesap bankalarca uygulanan bir yıllık en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı vekili cevabında; davacı şirket tarafından verilen hizmetlerin proje süresi ile ilgili olması gerektiğinin iddia edildiğini, oysa sözleşmede bahse konu personelin bir kısmının geçici kabul belgesinin onaylanmasına kadar, bir kısmının ise kesin kabule kadar çalıştırılacağının çok açık bir şekilde yazıldığını, bu nedenle sözleşmede tanınan sürelere göre eksik çalıştırılan personelle ilgili hesapların yapıldığını, bu belgeler sunulurken davacının her hangi bir itirazının bulunmadığını, davacı şirketin 29.05.2006 tarih ve 289 sayılı yazısı ile her bir contada çift ek yeri sargısı kullanıldığını, bu şekilde sahaya intikâl eden ve cut-back mesafesi 16 – 20 cm arasında olan toplam 48965,30 metre boru için 5440 conta izolasyon malzemesi kullanılması nedeniyle malzeme ve işçilik bedelinin talep edildiğini davacının talebinin uygun görülmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece verilen kabul kararı davalı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; taraflar arasında; davalı idare tarafından açılan ihale sonucu, 30.12.2004 tarih ve 40905 yevmiye nolu sözleşme ile ") yapımı" konulu sözleşmenin imzalandığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında uyuşmazlık; sözleşme hükümleri gereği yapılan ödemelerden teknik personel bulundurmama cezasının kesilip kesilemeyeceği ve hakedişlere göre yapılan ödemelerin kesin hesap sırasında kesilip kesilemeyeceği noktalarında toplanmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme, düzenleme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 355 ( 6098 sayıl Türk Borçlar Kanunu'nun 470.) ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindedir. Uyuşmazlığın, eser sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirilip çözülmesi gerekli ve zorunludur. 30.12.2004 tarihli sözleşmeye göre sözleşmenin eki durumundadır. O halde davacı yüklenici alacağının ödemesi kural ve ilkeleri bu şartnameye göre belirlenecektir. kuralları ve Dairemizin yerleşik içtihatları gereği ara hakedişlerde yapılan ödemeler avans niteliğinde olup, taraflar açısından kazanılmış hak oluşturmaz. Kesin hesap çıkarılırken ara hakedişlerle bağlı olunmaksızın yüklenicinin hakettiği iş bedelinden gereken kesintilerin yapılması mümkündür. Taraflar arasında imzalandığı hususunda uyuşmazlık bulunmayan sözleşmenin 33.10.4. maddesinde sayılı bulunan teknik personel bulundurma yükümlülüğü sözkonusu olup, dosya kapsamına göre davacı yüklenicinin bu yükümlülüğe aykırı davrandığı anlaşılmaktadır. O nedenle davalı iş sahibinin teknik personel bulundurmama cezası kesmesinde sözleşmeye ve kanuna aykırılıktan bahsedilemez. Bu kalem yönünden talebin reddi gerekirken kabulü doğru olmamış, hükmün bu yönden bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.