Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 348 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 990 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Hukuk HakimliğiYukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, ruhsatsız inşaata devam edilmesi nedeniyle belediyece kesilen cezanın davalıdan tahsili istemiyle açılmış, davalı sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalının temyiz itirazlarına gelince;Taraflar arasında 23.02.1998 tarihli imzalanan sözleşme ile davacı idareye ait inşaatların yapımı kararlaştırılmış, 13. maddesinde, her türlü ruhsat işlerinden yüklenicinin sorumlu olduğu belirtilmiştir. Ancak 28.03.2002 tarihinde düzenlenen tasfiye tutanağı ile ödenek yetersizliği nedeniyle işin tasfiyesine karar verilmiş, tasfiye aşamasına kadar gerçekleşen imalât davacı idareye teslim edilmiştir. Daha sonra yine taraflar arasında düzenlenen 13.10.2005 tarihli sözleşmeyle yemekhane binasının ikmâl inşaatının yapımı kararlaştırılmış, ruhsatla ilgili hükme yer verilmemiştir. İnşaatın bulunduğu ... Belediyesi'nin 31.05.2007 tarihli encümen kararı ile 30.05.2007 tarihinde yemekhane binasıyla yanında diğer bina inşaatlarının da devam ettiği, ancak ruhsat yenilenmediği gerekçesiyle, para cezası kesilmiştir. Eldeki bu davada, davalının sorumlu olduğundan bahisle para cezasının rücuan tahsili istenmişse de, 3194 sayılı İmar Yasası'nın 22. maddesi uyarınca ruhsat alma yetkisi yapı sahiplerine veya kanuni vekillerine aittir. Davacı ruhsatın yenilenmesi için davalıyı yetkilendirdiğini kanıtlayamadığından, ruhsat yenileme görevi davacının sorumluluğundadır. Bu nedenle belediyece kesilen cezadan davalının sorumlu olduğu kabul edilemez. O halde, açılan davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, bilirkişi görüşüyle bağlı kalınarak tasfiyeyle sonuçlanan sözleşme maddesine dayanılarak kabul kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.