Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3467 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5461 - Esas Yıl 2012





Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R -Dava, eser sözleşmesi nedeni ile verilen çekin iptâli, peşin ödemenin iadesi ve cezai şart alacağının tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece davalı karşı davacının davasının kısmen kabulüne, davacı tarafın talepleri yönünden davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar arasında imzalanan 03.07.2007 tarihli sözleşme ile davalı yüklenici davacıya 119 adet göbekli, 142 adet düz panel kapı yapım işini üstlenmiştir. Sözleşmede işin 06.08.2007 tarihinde başlayıp 15.09.2007’de tamamlanacağı kabul edilmiştir. İş bedeli KDV dahil 36.957,00 TL olup 9.396,00 TL’sinin peşin ödendiği ve 27.561,00 TL’lik kısmı için 15.11.2007 keşide tarihli çek verildiği uyuşmazlık konusu değildir. Davalı yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için işi sözleşme ve ekleri, teknik şartnamesi ve iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak tamamlayıp teslim etmesi gerekir. Dosya içeriğindeki mevcut delillere göre denetime elverişli ve yerinde olduğu kabul edilen teknik bilirkişinin rapor ve ek raporunda davalı tarafından teslim edilen 7 adet kapının sökülerek depoya alındığı, ek yerlerinde dolgu tekniklerine uyulmadığı, hatalı kesimden dolayı gereğinden fazla açıklık olduğu ve iş sahibinin beklentilerine uygun olmadığı saptanmıştır. Teknik bilirkişinin tesbitlerine göre 7 adet kapının 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 360/1. maddesine göre kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olduğu, davacı tarafça süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu anlaşılmaktadır. Diğer kapılarla ilgili davalı yanca getirilmesine rağmen davacı iş sahibi tarafından ayıplı olduğu ileri sürülerek bu kapılar kabul edilmemiştir. Davalının yaptırdığı ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/224 D.İş sayılı delil tespitinde alınan raporda kapıların bir kısmının son kat boyaları atıldıktan sonra montajına mani bir durum olmadığı belirtilmiş ise de, tespit raporu iş sahibine tebliğ edilememiş, yargılama aşamasında davacı delil tespit raporunu kabul etmemiş, davalı yüklenici bu kapıları elden çıkardığından mahkemece üzerinde inceleme imkânı olmamıştır. Davalı tamamladığı halde teslim alınmadığını ileri sürdüğü kapıları muhafaza etmemek ve tevdi mahalli tayin ettirmemek sureti ile mahkemece inceleme imkânını ortadan kaldırdığı ve tespit bilirkişisi raporuna da itiraz edildiğinden 7 adet dışındaki kapıların sözleşme ve eki teknik şartname ile iş sahibinin amacına uygun olduğu ve bedeline hak kazandığını yasal delillerle kanıtlayamamıştır.Bu durumda mahkemece teslim edilen 7 adet kapının kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olması, diğerlerinin de bedeline hak kazanıldığının ve iş sahibinin temerrüdünün gerçekleştiğinin ispatlanamaması sebebi ile 7 adet kapının davalıya iadesi koşuluyla davadaki peşin ödemenin istirdadı ve çekle ilgili menfi tespit (çek iptâli) taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu ve davalının karşı davası da bulunmadığı halde tahsil ve kısmen iptâl kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacının diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 671,10 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 29.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.