Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 345 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6006 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Asliye Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince: Davalı iş sahibi idare ile davalı yüklenici arasında 08.06.2010 tarihinde yapılan sözleşme ile 2010 yılı programı çerçevesinde merkeze bağlı bir kısım köylerin yollarına dökülecek sınıfı beton işi ihalesini yüklenen davacı; sözleşmedeki usul ve esaslara uygun şekilde edimini yerine getirdiğini, işi teslim ettiğini, ancak davalı idarenin yaptırdığı usulsüz karot incelemelerinden hareketle işin ayıplı olduğunu ileri sürüp iş bedelinden ödemekten kaçındığı bakiye 419.603,84 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.Yargılama sırasında tarafların yapt??ğı 18.02.2013 tarihli protokol uyarınca, huzurlarında alınan 98 adet karot numuneleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda; davalı vekilinin rapora itiraz etmekle birlikte, hesaplanabilecek azami borç miktarının 364.588,69 TL olabileceği şeklindeki beyanı, mahkemece bağlayıcı sayılarak bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin 20.05.2015 tarihli dilekçesindeki beyanı bilirkişi raporlarını kabul etmemek koşuluyla ve hesaplanan bedeli kabul etmek anlamına gelmemek kaydıyla yapıldığından davacının hakedişinden kesilen ve ödenmesi gereken tutar konusunda mutabık kaldıkları şeklinde kabul edilemez.Mahkemece konusunda uzman teknik bilirkişi kurulundan mevcut deliller ve tarafından düzenlenen rapor ve ek raporlardaki tesbitler dikkate alınarak ödenmeyen bedele eklenerek, kesinti yapılan bedelin içinde olduğundan ayrıca eklenmeksizin davacının her bir imalat kalemi için isteyebileceği alacak miktarı denetime elverişli şekilde cetvel halinde hesaplattırılıp sonucuna uygun bir karar verilmelidir.Diğer yandan; davalının alınan ek rapor ile ilgili yatırdığı 10.000,00 TL bilirkişi ücreti ve talimat giderinin davalının yargılama giderine dahil edilip hükümde Yargı giderlerinin HMK 326 ve devamı maddelerine göre değerlendirilmemesi ayrıca davacı tarafça reeskont faiz oranları yayınlandığından talep aşılarak reeskont avans faizine hükmolunması da doğru olmamış hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda yazılı 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.