Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3405 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6961 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Biga Asliye Hukuk Hakimliği (Tic.Mah.Sıf.)Tarihi :06.06.2014Numarası :2012/48-2014/469Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin; davanın reddine dair kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;Davacı, taraflar arasında 07.03.2011 tarihli inşaat yapım sözleşmesi bulunduğunu, işin tam ve eksiksiz olarak yapılıp bitirilmiş olmasına rağmen 17.000,00 TL asıl alacak ve 27.000,00 TL KDV olmak üzere toplam 44.000,00 TL alacağın ödenmediğini, gönderilen faturaya haksız olarak itiraz edildiğini belirterek 44.000,00 TL alacağın, faturanın tebliğ tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı ise sözleşmede iş bedelinin 150.000,00 TL olarak kararlaştırıldığını, bu bedele KDV'nin de dahil olduğunu, KDV hariç olarak bir kararlaştırma bulunmadığını, davalı işi eksik bırakıp tamamlamadığından eksikliklerin üçüncü kişilere malzeme ve işçilik bedeli ödenerek tamamlatıldığını, bu nedenle 32.553,54 TL harcama yapıldığını, davacı 133.000,00 TL aldığını kabul ettiğinden yapılan masraf ve fazla ödeme nedeniyle alacaklarını talep etme hakkını saklı tuttuklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; yapılması gereken birtakım işlerin yapılmadığı, eksik bırakıldığı, tanık beyanlarından ve dosyadaki belgelerden eksik bırakılan işlerin davalı tarafından tamamlattırıldığı, hükme esas alınan 30.04.2014 tarihli bilirkişi raporuna göre davacı tarafından eksik bırakılan işlerin değerinin 41.707,62 TL olduğu, davalı tarafça davacıya 133.000,00 TL ödeme yapıldığı , sözleşmeye göre davacı tarafından yapılan işe göre kalan miktarın davalı tarafça ödeneceği, eksik işlerin davalı tarafından karşılandığı, davacının davalıdan talep edebileceği bir alacak kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dava eser sözleşmesine dayalı alacak davasıdır. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Eser sözleşmesi sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga Borçlar Yasası'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Eser sözleşmesinde kural olarak davacı sözleşme ve yasaya uygun gerçekleştirdiği imalât miktarını, davalı ise yaptığı ödemeleri kanıtlamakla yükümlüdür. Davalı işin eksik bırakıldığını savunmuş ise de, bu hususu kanıtlayamamıştır. Yazılı eser sözleşmesinin aksi üçüncü kişilerden alınan belgeler ve tanık beyanlarıyla ispatlanmış sayılamaz. Davalının; iş terkedilerek eksik bırakıldığı için, işin başkasına yaptırılacağına dair çekilmiş bir ihtarı veya işin eksik bırakıldığına dair yaptırdığı delil tespiti bulunmadığı gibi, sözleşme ayakta ve iş tamamlanmış olduğuna göre, işin sözleşme ilişkisi devam eden yüklenici tarafından tamamlandığı kabul edilmelidir. Sözleşmede Katma Değer Vergisi'nin (KDV) ayrıca ödeneceği belirtilmemiştir. Bu durumda sözleşmedeki iş bedeline KDV'nin dahil olduğu kabul edilmelidir.Bu durumda mahkemece, iş bedeli olan 150.000,00 TL'den iş sahibi tarafından ödenen 133.000,00 TL mahsup edilerek kalan 17.000,00 TL'nin hüküm altına alınması gerekirken hükümde yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.