Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 310 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 3978 - Esas Yıl 2016





Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı ile davalı ... vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, maddi ve manevi tazminatın tahsili istemiyle açılmış; mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve verilen karar davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... vekili ile davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı ve davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davada, davalılardan ... yönünden davalı Kooperatifin yöneticisi olduğu; ve aynı zamanda davacının maliki olduğu 1128/42264 arsa paylı ve 13 numaralı bağımsız bölümün bulunduğu “” apartmanının statik ve betonarme projesini yaptığı ve aynı yüklenici tarafından ... ve ...'ın çizdiği projelerine göre yapılan “” Apartmanının yıkılması sonucupartmanının da güçlendirilmesi gerektiği hususunun ortaya çıktığı ileri sürülerek; inşaatın takviye masrafları ve oluşan değer kaybı kapsamında maddi tazminat ile manevi tazminatın tahsili istenmektedir.G??çlendirme yapılmak suretiyle hasar giderilmiş ise de güçlendirmeye ihtiyaç hissetmesi nedeniyle dairenin değerinde azalma olduğunun kabulü yerinde olmakla birlikte, mahkemenin kabul ettiği oran denetime elverişli olmadığından bu konuda uzman bilirkişiden alınacak raporla evveliyatının gizli ayıplı olması ve onarımla güçlendirme yapılması birlikte değerlendirilerek değer kaybı konusunda rapor alınıp bu şekilde tespiti, mümkün olmazsa sözleşme ve binanın yıkılması tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga BK 42. maddesi gereğince hakkaniyete uygun değer kaybının tahsili gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmadığından davacı ve davalı ... yararına hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. 3-Davacının 13 numaralı bağımsız bölümü davalılar ..., ..., ..., ... ve ...'dan satın almış oldukları çekişmesizdir. Satım tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK'nın 217. maddesi delaletiyle BK'nın 194. maddesi uyarınca, bu davalıların satılan taşınmazdaki ayıbın giderilme bedeli ve değer kaybından sorumlu olacakları ve bu kişiler aleyhine husumet yöneltilmesi doğru olduğundan hesaplanacak tazminatın tahsilde tekerrrür olmamak koşuluyla bu davalılardan da tahsili gerekirken bu davalılar yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Keza idare mahkemesince hükmedilen 1.000,00 TL maddi tazminatın kabul edilen güçlendirme masraflarından düşülmeksizin ancak tahsilde tekerrür olmamak koşuluyla sorumluluğu kabul edilen davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de doğru olmadığından hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davalı ... vekili ve davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle davacı ve davalı ... yararına, 3. bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davacı ile davalı ...'ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 25.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.