Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2965 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1745 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı iş sahibi, mülkiyeti kendilerine ait bulunan taşınmaz üzerinde inşaat yapmak üzere davalı ile mimari projelerin çizimi hususunda anlaştıklarını, inşaatın tamamlanmasına karşın, yapının mimari projesinde değişiklik yapma gereksinimi hasıl olduğundan davalıya bedelinin ödenmesi koşulu ile ihtarname gönderilmesine rağmen ve mimari projede yapının zorunlu unsuru bulunan kapının projede bulunmaması nedeniyle gönderilen ihtarnameye olumlu-olumsuz bir cevap verilmediğini, bu nedenlerle başka bir mimarla anlaşmak üzere nama ifaya izin verilmesini istemiştir.Davalı yüklenici ise, kendisinin mimari projesini üstlendiği fabrika birasının gerekli ruhsatlarının alındığını ve edimlerinin yerine getirdiğini, ne varki, davacı tarafından projeye aykırı imalâtlar yapıldığı için projeye uygun hale getirilmesi yönünden istemde bulunulmasına rağmen gereğinin yapılmadığını, ilave kaçak bina yapıldığını, rızası olmaksızın yapılan imalatların yasal hale getirilmesi için talepte bulunulduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş ve nama ifaya izin verilmiştir.6100 sayılı HMK'nın 114. maddesinde düzenlenen dava şartları arasında yer alan görev hususunun öncelikle çözümü gerekmektedir.Gerçekten de, davacı iş sahibi davalı yüklenici tarafından projede kapı bulunmadığını ve bu nedenle de nama ifaya izin verilmesini istemiştir. Mahallinde yapılan keşif sırasında, söz konusu .... ada 05 parselde bulunan fabrika binasında ruhsat eki mimari projesinde zemin kattaki soyunma, depo, yemekhane gibi mekanların yerinde projesinden farklı olarak yapıldığı, projesinde A-D aksları arasında zemin kat üstünde projesinde yer almayan idari ofis katının yapıldığı, 5-6 akslara arasında projede bulunmayan kapının açıldığı, .... ada 29 parseldeki yapıda ise, 1. bodrum katta bulunan otopark olarak gösterilen alanda hamam, yüzme havuzu, sauna, wc-duş gibi mekanlara ayrıldığı belirtilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalının çizdiği projeye göre alınan inşaat ruhsatı uyarınca yapılan imalatın tadilat projesiyle yasal hale getirilmesi gerektiğinden bahisle projenin tadili hususunda olup, çizilen proje eser niteliğinde olmakla ve eserin bütününe ilişkin müdahale istenildiğinden uyuşmazlığın bu niteliğine göre, görev hususunun değerlendirilmesi zorunludur.Bu durumda uyuşmazlıkta 5846 sayılı FSEK 76. maddesi uyarınca bu kanundan kaynaklanan davalarda ihtisas mahkemesi görevlidir. 24/03/2005 tarih ve 188 sayılı HSYK kararı gereğince, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'ndan kaynaklanan davalar bakımından fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan ve adli yargı adalet komisyonunun bulunduğu merkezde yer alan asliye hukuk mahkemelerinde tek asliye hukuk mahkemesi varsa o mahkeme, iki asliye hukuk mahkemesi varsa 1 numaralı ve 2'den fazla asliye hukuk mahkemesi varsa 3 numaralı asliye hukuk mahkemesi ihtisas mahkemesi sıfatıyla görevlidir.Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen nazara alınmalıdır. Bu durumda mahkemece görev hususunun değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.