Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2665 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 109 - Esas Yıl 2015
Mahkemesi :Asliye Hukuk HakimliğiYukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, yüklenici tarafından açılan asıl davada ödenmeyen hakediş alacağı ile irat kaydedilen teminat mektubu bedellerinin tahsili, iş sahibi tarafından açılan birleşen davada ise yükleniciye yapılan fazla ödemenin tahsili istenilmiş, mahkemece ıslah da dikkate alınarak asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, karar davalı iş sahibi vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşmiş olan cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre davalı idare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-Hükmüne uyulan Dairemizin 11.12.2009 tarih ve 2008/6650 Esas-2009/6739 Karar sayılı bozma ilamında; hazine vekili tarafından dosyaya sunulan 23.10.2009 tarihli dilekçe ekinde bulunan Sayıştay ilamı içereğinden yüklenici şirkete dava konusu işle ilgili fazla ödeme yapıldığının belirlendiği, mahkemece Sayıştay ilamının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak Sayıştay ilamı kesinleşmişse buna göre bilirkişilerden yüklenici şirkete yapıldığı iddia olunan fazla ödemelerle ilgili rapor alınması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bozma ilamından sonra bilirkişilerden 02.04.2014 tarihli ek rapor alınmış, hükme esas alınan bu raporda, Sayıştay ilamında yeralan yükleniciye yapılan fazla ödemeler konusunda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.Mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar. 04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı gibi usulü kazanılmış hak müessesesi usul hukukunun dayandığı ana ilkelerden olup kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkeme hükmüne uyduğu Yargıtay bozma ilamındaki esaslar çerçevesinde işlem yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Bozmaya uyulmakla oluşan usuli kazanılmış haklar gözardı edilemez.Diğer yandan Dairemizin bozma ilamından sonra, iş sahibi idare tarafından açılan birleşen davada Teftiş Kurulu Başkanlığı'nca yapılan inceleme sonucunda davalı yüklenici şirkete imalât ve nakliyelerde 2004 yılı birim fiyatları ile 344.613,20 TL fazla ödeme yapıldığının anlaşıldığı belirtilerek, anılan miktarın yükleniciden tahsili istenilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi ek raporunda bu konuda da inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın birleşen davada iş sahibinin alacak isteminin yerinde bulunmadığı belirtilmiştir. Bu haliyle mahkemece hükme esas alınan 02.04.2014 tarihli ek bilirkişi kurulu raporunun hüküm tesisine elverişli bulunmadığı ortadadır.O halde mahkemece yapılacak iş; yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişi kurulundan rapor alınarak hükmüne uyulan Dairemizin 11.12.2009 tarihli bozma ilamının 3. bendinde belirtildiği şekilde, mahkemece yapılan araştırma sonucu kesinleştiği belirlenen Sayıştay ilamı dikkate alınarak yüklenici şirkete fazla ödeme yapılıp yapılmadığının saptanmasından ve birleşen davada dava konusu olan yükleniciye yapıldığı iddia olunan fazla ödemeler yönünden de açıklayıcı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmasından ibarettir.Mahkemece bozmaya uyulmakla davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma ile asıl ve birleşen davada yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı iş sahibinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 01.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.